Zeki Toçoğlu ağabeylik mi yaptı?
Sezai MATUR
Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı olabilmek için ilk kez aday adaylığı başvurusu yaptı.
Önceki seçimde Serdivan Belediyesi’ne aday adayı olan ancak Büyükşehir’e aday gösterilen Başkan Toçoğlu’nun Büyükşehir’e ilk aday adaylığı hayırlı olsun.
İkinci kez Büyükşehir Belediye Başkanı olabilmek için yola çıkan Başkan Toçoğlu’nun, başvuru töreni sırasında yanında iki milletvekili ve ilçe belediye başkanlarının tamamına yakını vardı.
Bu tören sırasında AKP Sakarya Milletvekili Şaban Dişli, “Büyükşehir Belediye Başkanımız 5 yıl içerisinde bu şehirde gerçek bir ağabeylik yaptı” şeklinde bir ifade kullandı.
Zeki Toçoğlu bu şehirde gerçekten ağabeylik yaptı mı?
Bence yapmadı.
Aday olduğu dönemde en çok kullandığı ortak aklı, seçildikten hemen sonra unuttu.
Birkaç sivil toplum örgütü başkanını etrafına alarak kendine göre bir “ortak akıl” oluşturdu.
Çevresinde en çok görülen isimler ASKF Başkanı Hüseyin Kama ve Minibüsçüler Odası Başkanı Ali Bektaş oldu.
Sonra çevre biraz daha genişledi.
SESOB Başkanı Hasan Alişan ve SATSO Başkanı Mahmut Kösemusul “ortak akıl” kadrosuna eklendi.
Belediyede iyi bir ekip kuramadı.
Genel Sekreter olarak Sakarya’yla hiçbir bağı olmayan bir isim atadı.
Kasaba belediyelerinde bile memur olamayacak tipler daire başkanı oldu, genel sekreter yardımcısı oldu.
Hizmet için kullanılması gereken kadroları yandaşların yükselmesi ve emeklilikte yüksek maaş almaları için doldurdu.
Özellikle ilk 2 yıl için hizmet notu düşüktü.
Sonraki yıllar bir şeyler yapmaya çalışsa da şehrin köklü sorunlarının çözüm için çaba sarf etmedi.
Kenti depreme hazırlamak adına tek bir çalışması olması olmadı.
Güvenli yapılar için kurulan beton santralini bile çürütüp dağıttı.
Ulaşımla ilgili bir yandan toplulaştırma projeleri yaparken, bir yandan da minibüs ihalesine çıktı.
Seçim öncesi raylı sistem sözü vermişti ama sonradan, “Bu iş karlı değil” diyerek yan çizdi.
Bir müddet sonra da boş kalan şehir içindeki rayları ‘alın size raylı’ diye yutturmaya çalıştı.
Bugün en çok övündüğü işler selefi Aziz Duran’ın başlattığı şehirlerarası otobüs terminali ve HES Projesi’dir.
Kendi döneminde planlanan ve hayata geçirilen bu büyüklükte bir projesi olmadı.
Şehir kar altında, sular ve elektrikler kesikken o AVM’de oturup, kahve içti.
Kendisini eleştirenlere karşı inanılmaz bir düşmanlık besledi.
Medyada özel bir yapılanmaya gitti.
Eleştirilerden yararlanmayı hiç düşünmedi.
Eleştirilere cevap vermek yerine, tetikçilerini eleştiri sahiplerine saldırttı.
Hatta arası pek iyi olmayan belediye başkanları, adı büyükşehir belediye başkanlığı için geçen milletvekilleri de bu tetikçilerden sık sık nasibini aldı.
Rahmetli babasının CHP delegesi olduğunu unutup benim de aralarında bulunduğum bazı gazetecileri, “Bunlar CHP’li gazeteciler” diyerek ötekileştirmeye çalıştı.
Muhalefet partilerinin il başkanlarının yaptıkları açıklamalara önde olma kaygısıyla il başkanı yerine kendisi cevap verdi.
Ben Başkan Toçoğlu’nun 5 yıllık görev süresi içinde şehirde bir ağabeylik yaptığına inanmıyorum.
Bırakın eleştirmeyi, kendisini övmeyenlere karşı bile hep kin besledi.
Bu kinini bazen çabuk dışarı vurdu, bazılarını ise seçim sonrasına sakladı.
Bir kez daha Büyükşehir Belediyesi’ne başkan olarak seçildiği takdirde şimdilik kinini sakladıklarının da nasıl hedef olacağını hep birlikte göreceğiz.
Bu noktada bize düşen, “Bu şehir için hayırlısı neyse o olsun” demektir.
