Penek Köprüsü
Osmanlı ordusu Pasinler ovasından 300 kilometre genişliğindeki cephe hattında Oltu'ya kadar olan bölgede müthiş bir gayret içinde.
40 yılda bir gerçekleşen meteorolojik hava tahminleri -40 dereceleri göstermekte, kar, fırtına alabildiğince Allahu Ekber Dağlarına hâkim.
Ruslar teçhizatlı. Üzerlerinde kaputları, ayaklarında keçeleri, ceplerinde küçük sobaları, torbalarında konserveleri var …
Osmanlı Ordusu harekata başladığında sırtlarında kuvvetli elbiseleri yok, ayaklarda çarık veya kara dayanıksız ayakkabı, gıda olarak peksimet türü şeyler, açık arazide hareket halinde....
O günlerde yaşanmış bir olayı ilk kez dinliyorum. Yer Fatih Tüzemen adlı Hemşerimizin yazıhanesi. 2 Ocak 2015 Cuma saat 10.
Anlatan Cahit Aksakal 70 yaşlarında.
Cahit Bey Babası Rasim Aksakaldan defalarca dinlediği savaş anısını anlatırken sanki canlı yaşıyormuş gibiydi. Olayı yazmaya karar verdim ve sizlerle bu ilginç konuşmayı paylaşıyorum.
Babasının anlatımıyla Askerin komutanlığını "Alman Fongor" yapmaktadır. Yanında Vanlı Yüzbaşı İsmail Bey bulunmaktadır. İsmail Beyin Emir Eri Ilıcalı Rasim Efendidir. Rasim Efendi Cahit Beyin Babasıdır.
Alman Fogor kendisine bağlı birlik komutanlarını toplayıp şöyle bir konuşma yapıyor.
Yer altı kablo ile bağlı telefon hatlarını kullanarak müfreze komutanlarının acil gelmelerini bildiriyor.
Bir müddet sonra müfreze komutanları atlarının üzerinde toplanma yerine gelip atlarından iniyorlar ve atlarını emir erleri tutarken Rasim Beyde İsmail Yüzbaşının atını tutmaktadır. Ortada Alman Subayı etrafında Türk zabitler onların hemen gerisinde emir erleri Alman subayını dinlemektedir.
Alman Subay: Osmanlı devleti sizleri bugün için besledi. Pirinç pilavı, kuzu eti yedirerek bugün için eğitti. Bende Alman Devleti ve Osmanlı Devletinin anlaşması sonucu buradayım ve sizinle birlikte savaşacağım. Ruslar genel durumdan haberdar oldu. Bu nedenle artık süngü harbine gireceğiz. Vakit gelip çattı atacağımız işaret fişeği ile bölükleriniz süngü hücumuna başlayacaklar. Düşmanı "Penek köprüsüne" kadar süreceğiz"
Görev emrini alan komutanlar atlarına atladıkları gibi gittiler. Asker hızla yeni mevzilere hareket etmiş işaret fişeğini beklemektedir. Gece yarısına doğru işaret fişeği atılınca Türk mevzilerinde Allah Allah sesleri yükselip Rus hatlarına dayanınca Rus askerleri bozguna uğrayıp Penek köprüsüne doğru kaç maya başladırlar. Asker yetiştiği Rus askerini süngüyle öldürüyordu. Ancak karanlıkta öldürdüğü Rus askerinin üzerindeki kaput çizme gibi giyeceklerini kendi giyip koşuyordu. Ancak geriden gelen Türk Askerleri Önde Rus kaputu giymiş askerleri Rus zannedip arkadaşlarını öldürüyordu. Sabah aydınlanmak üzere iken durum fark edilmiş maalesef Türk askeri, Türk askerini şehit etmişti. Zayiat fazlaydı. Ruslar ise kaçıp kurtulmuşlardı.