YÜREĞİMDE TAŞ VAR Selim Akdi

Bazen kulağımda bu sesi o kadar şiddetli hissederim ki, o anda dersi bırakırım farkında olmadan. Başlar koyu bir sohbet, verilir hayat dersleri.
Sizin Sesiniz Sizin Sesiniz
Yayın: Güncelleme:

1995 Yılının 12 Eylülünde başlamıştım Düzce İmam-Hatip Lisesinde göreve. Gençtim, tecrübesizdim, heyecanlıydım. Yeni mezundum. Bilgi yüklüydüm. Öğretmenliği ders anlatmak olarak görüyordum. Kız imam-hatip lisesinde ortaokul öğrencilerinin dersine giriyordum. İkinci dönem liseden bir sınıf vermişlerdi bana. Çok başarılı öğrencilerdi.

İşte bu sınıfta “Hocam bu gün sohbet edelim mi” diyen bir kız öğrencim vardı. Her ders beni güler yüzüyle kapıda karşılar ve hep aynı cümleyi kurardı. Sohbet etmeye yanaşmazdım ben. Anlatılacak konularım vardı benim. Öyle ya, müfredat bitmeliydi yıllık plana uygun olarak. Hem, derste sohbet etmek neydi ki, konu anlatmak dururken. Oysa o öğrencim her ders bıkmadan, usanmadan, yorulman beklerdi kapıda beni. Yine aynı cümle “ Hocam bugün sohbet edelim mi?” O sohbet hiç olmadı. Bir gün bile o öğrencilerimle sohbet etmeden hep anlatacağım konulara odaklandım. Anlattım anlattım anlattım.

1996 aylardan Mayıs. Mayısın on yedisi. Sabahleyin yağmur damlaları uyandırıyor beni. Durduğum ev okula yakın. Kolayca okula giderim diyorum amma yağmur şiddetini her saniye artırıyor. Zaman zaman şimşek çakıyor. Biraz ıslansam da kolayca okula atıyorum kendimi. Birinci ders başladı. Koridorlarda sesler var. Kimmiş öğrendiniz mi? Nasıl olmuş anlasanıza? Nerede olmuş biliyor musunuz? Hangi sınıftaymış dediniz? Sorular sorular sorular.
Teneffüsteyken öğrenmeye çalışıyorum. Ne oldu ki bu gün? Lise sınıflarından dersine girdiğim tek sınıftan bir öğrencim yaklaşıyor yanıma. Konuşmak istiyor ama konuşamıyor. Dilleri söylemek istiyor ama söyleyemiyor. Koridor her saniye kalabalıklaşıyor. Herkes korku dolu gözlerle bize bakıyor. Ama öğrencimin sanki dili tutuldu. Sadece “Hocam” dedi başka bir şey diyemedi. “Herkes sınıflarına girsin” diyen müdür yardımcısının sesiyle kendimize geldik. Öğrenciler nöbetçi öğretmenlerin de yardımıyla sınıflarına alınmıştı. Ama bu sefer şoka ben girmiştim. Ne olmuştu ki? Neden konuşamamıştı öğrencim?

Öğretmenler odasında öğrenmiştim acı gerçeği. Bana her dersim öncesi “Hocam bugün sohbet edelim mi” diyen güler yüzlü öğrencimin öldüğünü duyuyorum. Sabahleyin çok sevdiği okuluna gelirken yağmura yakalanan öğrencim yağmurdan korunmak için bir ağacın altına sığınmış. Ağacın üzerine düşen yıldırım ise ölümüne sebep olmuş. Bunları duyunca ne söyleyeceğimi, ne yapacağımı şaşırmıştım. Dilim tutulmuş adeta taş kesilmiştim. Artık gözlerimde yaş, yüreğimde kocaman bir taş vardı. O gün akşama kadar girdiğim tüm sınıflarda öğrencilerim hem ağlamış hem de kuran okumuşlardı. On binlerce Fatiha binlerce Yasin göndermiştik ruhuna.

Ailesinin isteği üzerine helallik alınmak üzere son kez getirilmişti okula. Ama bu sefer bir tabutun içindeydi. Konuşmadı benimle, gülmedi yüzüme, sustu. Gitme diye yalvarmak istiyorum, haykırmak, hıçkırarak ağlamak istiyorum ama olmuyor. Bir ses kendime getiriyor beni. “Hakkınızı helal ediniz” Elbette edeceğiz. Ama o edecek mi bana hakkını helal? Bilmiyorum. Biz ondan razıyız Ya Rabbi, sen onu bizden çok sevdin yanına aldın. Sen de ondan razı ol Allah’ım diye helalleşirken binlerce öğrenci gibi benim de gözyaşlarım sel olup akmıştı. Oysa akıttığım gözyaşlarım, yaşadığım pişmanlığa ne bir perde olacaktı ne de derman.

Binlerce öğrencimin katılımıyla defnettik öğrencimi. Bu benim öğretmenliğimde kaybettiğim ilk öğrencimdi. O akşam eve gidince nasıl ağladığımı, ne kadar ağladığımı hatırlamıyorum. Yüreğimde kocaman bir taş vardı yerinden oynamayan. Öyle bir taştı ki kör bir hançer gibi yüreğimi oyuyordu. Açtığı yara ile büyüyordu taş. Kulağımda hep aynı sesi duyuyordum “ Hocam bugün sohbet edelim mi?”.

O geceleyin rüyamda askere gidiyordum Güneydoğu’ya. Terörün en yoğun olduğu zamanlardı o yıllar. Bir operasyona katılıyorum. Birden o öğrencim çıkıyor karşıma. Başında yemyeşil bir örtü var. Sesleniyor bana duymuyorum bir türlü, gülüyor sonra. Derken çatışma başlıyor ve oracıkta şehit oluyor. Yalvarıyorum Allah’a. Ben de onun gibi şehit olmak istiyorum, ama olmuyor. Ağlarken uyanıyorum. Gerçekten de aynı yılın Aralık ayında askere gidiyorum. Hem de Güneydoğu’ya. Ve ben onun gibi şehit olamadan askerliğimi tamamlıyorum.
Bugün üzerinden 26 yıl geçmiş. Üzerinden geçen yıllar unutturmadı bana gülen yüzünü. Kulağımda halen aynı ses: “ Hocam bugün sohbet edelim mi?” Bazen kulağımda bu sesi o kadar şiddetli hissederim ki, o anda dersi bırakırım farkında olmadan. Başlar koyu bir sohbet, verilir hayat dersleri.
 

#yuregimde-tas-var #selim-akdi #blog #hatira

Yorumunuzu Ekleyin

Adı-Soyad
E-Posta
Yorum
İşlemin Sonucu
  • Yorumlar T.C. Yasalarına aykırı olamaz.
  • Hakaret içeren yorumlar, yayınlanmasa bile yasal mercilere iletilebilir
  • KVKK Kapsamında, bilgileriniz, yasal merciler hariç kimseyle paylaşılmaz.
  • Formda doldurduğunuz bilgiler ve IP adresiniz sisteme kaydedilir.
  • Yorumunuz onaylanıp yayınlandığında, sadece yorum, isim ve yorum tarih saati gösterilir.

GENEL BİLGİLER

Taraklı

Taraklı

Taraklı Nerede, Taraklı'nın tarihi ve coğrafi özellikleri
Taraklı Otobüs Saatleri

Taraklı Otobüs Saatleri

Ağustos 2023 Güncel Taraklı - Sakarya Otobüs Kalkış Saatleri, Taraklı Otobüs Saatler 2021, Taraklı Otobüs Tarifesi, Taraklı Sakarya ilk otobüs ne zaman? Taraklı - Sakarya Son Otobüs Ne zaman? Sakarya Taraklı İlk Otobüs Ne Zaman, Sakarya Taraklı Otobüs Saatleri, Taraklı Koop Otobüs Saatleri
Taraklı'da Gezilecek Yerler

Taraklı'da Gezilecek Yerler

Taraklı'ya geldiğinizde gezilecek yerler neresidir? Taraklı'nın en popüler gezilecek yerleri yazımızda.
Taraklı Termal Turizmi

Taraklı Termal Turizmi

Taraklı'da termal turizmi, Türkiye'deki belli başlı noktalardan biri haline gelmiştir.