Nazif Amca ile çok kısa sohbet
İzzettin KÖMÜRCÜ
Nazif Amca ile çok kısa Sohbet
Taraklı'nın çarşısında, esnaflığın ruhunu en iyi yansıtan isimlerden biridir eski fırıncılardan Nazif Amca
Önceki gün, akşam ezanı vaktine dakikalar kala camiinin yolunu tutmuştu Nazif Nalçacı.
Ezan vaktine kadar sohbet etmek için meşhur Dıngıldak Masa'ma davet ettim kendisini.Bugün 87 yaşında ve hala dinç olan Nazif Nalçacı'nın fırıncılık hikayesi büyük.
Yılların birikimiyle dolu hikayelerini, işine olan aşkını ve Taraklı'nın geçmişini Dıngıldak Masa'da kısıtlı zamanda paylaştı benimle. Onunla yaptığımız kısa sohbet, yalnızca anıların canlanmasını sağlamakla kalmadı, aynı zamanda Taraklı'mızın geçmişteki kültürel zenginliğini de gözler önüne serdi
Nazif Amca ile eski mesleği fırıncılıktan konuştuk.Daha doğrusu Nazif Amca anlattı, ben dikkatle dinledim.
Fırıncılıkta kullanılan geleneksel tarifleri ve yöntemleri büyük bir tutku ile anlattı. Yıllar önce, ekmek yapımında kullanılan malzemelerin tamamen doğal ve katkı maddesiz olduğunu vurguladı. Un, su, tuz ve maya gibi temel malzemelerle yapılan ekmeklerin lezzeti, o dönemdeki işçilikle birleşince muhteşem bir tada ulaşırdı. Günümüzde ise birçok fırın, daha hızlı ve pratik olabilmek adına hazır karışımlara ve katkı maddelerine yönelmiş. Nazif Amca, bu değişimin ekmeğin kalitesini olumsuz etkilediğini anlattı.
Ben dinlemeye devam ediyorum;
Nazif Amca, fırıncılığın zorluklarından da bahsetti. Özellikle odunlu fırınlarda yapılan ekmeklerin pişirilmesi, sabır ve emek gerektiren bir süreç. Gece geç saatlere kadar çalışmak, sıcak fırının başında beklemek ve her zaman kaliteli malzeme temin etmek zorunda kalmak, onun için rutin hale gelmiş. Ancak bu zorluklara rağmen, ekmeği sevgiyle yapmanın ve müşterilere sunmanın verdiği mutluluğun her şeyin önünde olduğunu ifade etti.
Teknolojik yeniliklerin fırıncılığı nasıl etkilediğini de aktardı. Yeni makineler, üretim sürecini kolaylaştırsa da, Nazif Amca, bu gelişmelerin geleneksel el işçiliğinin yerini alamayacağını düşünüyor. Oğlunun fırıncılıkla ilgilendiğini ancak torunlarının bu mesleğe ilgi duymadığını üzülerek dile getirdi. Gelecek nesillerin bu değerli mesleği sürdürmesi için bir şeyler yapılması gerektiğini vurguladı.
Nazif Amca’nın anlattıkları, yalnızca bir mesleğin hikayesi değil, aynı zamanda Taraklı’nın geçmişteki sıcak ve samimi ilişkilerinin de bir yansımasıydı.Nazif Amca, eski dostlarından babam merhum Hüseyin Kömürcü, Terzi Mehmet Demirtaş (Sinoplu Mehmet) ve pek çok ebediyete göçmüş esnafıyla güzel anılarını paylaştı. 87 yaşındaki Nazif Amca, bugün ekmek küreğini eline alsa yine aynı heyecanla fırında ekmek çıkartabileceğini anlattı.
Bu enerjisi, sağlıklı ve uzun ömür dileklerimizi daha anlamlı kılıyor.
Nazif Amca, eski günlerden bahsederken adeta zamanın ruhunu yakaladı. Tırnak pide, ekmek ve çeşitli pideleri odunlu fırınında pişirdiği günleri özlemle anlattı. Eşekle odun taşıdığı o eski günler, Taraklı'nın samimi ve emek dolu geçmişini bir kez daha hatırlattı. Bu işin sadece bir meslek olmadığını, bir yaşam biçimi olduğunu vurguladı; babasından öğrendiği fırıncılığı aşkla ve tutkuyla yıllarca icra ettiğini dile getirdi.
Nazif Amca'nın anlattıkları arasında çarşının kavrulmuş fıstık ve fındık kokan günleri de vardı. Eski zamanlarda, Taraklı'daki kuruyemiş dükkanlarına kabuklu fıstık ve fındık kavrulurken yayılan bu nefis kokular, insanları bir araya getirirdi. Bayramlarda baklava kızarttığı günleri hatırlarken, fırının önünün kalabalık olduğunu, dostluk ve paylaşımın bu özel günlerde daha da güçlendiğini ifade etti.
Nazif Amca ile sohbet etmek, Taraklı’nın kültürel dokusunu yeniden hatırlamak harika oldu. Onun hikayeleri, yerel kültürlerin nasıl yaşatılması gerektiğine dair önemli dersler içeriyor. Bu sıcak sohbet, akşam ezanı okunana kadar sürdü
Nazif Amcam akşam saati geçmişin melodisini yüreğimde yankılatırken Taraklı’nın eski günlerinden ilham alarak, bu değerlerin yaşatılması gerektiğini bir kez daha anladım.Ama ne yazık ki hepsi geçmişte kaldı.
Nazif Amca ile kısa ama harika bir sohbet gerçekleştirdim
Haftaya tekrar görüşmek dileğiyle hoşçakalın. Sağlıcakla kalın
