Kim Daha Cesur
Yanlışlar Niçin Söylenemez !
Herkes gördüğü yanlışın, yanlış olduğunu söylerse, ya da yapılan yanlışları önlemeye çalışırsa, sorunlar yumağı olan ülkemiz sorunlu olmaktan çıkar yavaş yavaş düzelmeye doğru yol almaya başlar. Peki, neden yanlışları ortaya koymaktan korkarız, ya da çekiniriz. Acaba başımızdakilere anlatamama korkusu mu? Ya da sorun çıkarmama duygusu mu? Ve ya pişkinlik vurdumduymazlık mı bu? İşte böylece sorunların çözümüne çareler bulunamadığı gibi, sorumluları da sorumsuz hale getiriyoruz. Başımızdakiler de oh ne güzel her şey, ne kadar düzgün yürüyor deyip yan gelip yatmaktalar. Bizler hem onlara kötülük ediyoruz, hem de kendimize. Sorunları gizlemek kime ne kazandırır kimlere ne kaybettirir. İçimizden bildiğimiz halde ortaya koyamadığımız, acaba yakası açılmadık kaç tane sorunu gizledik. Küpün dışına sızanları görüyoruz sadece. Burada iki durum var. Birincisi, kendimizde bulunan eksiklikleri, beceriksizliğimizi ortaya çıkartmaktan korkmak, ikincisi de üst makamlardan korkmak. Bu durum hangisinden kaynaklandığını bilemiyorum, ama şunu iyi biliyorum ki, herkes aldatılıyor. Saygılarda kusur yapılmamak kaydıyla o kadar oyunlar oynanıyor ki… Bu kusurlu işler bizlerin vicdanını rahatsız etmiyorsa tehlike çanları çalıyor demektir. Hangi şekle girerseniz girin, sesli ve görüntülü kameradan kaçamayacaksınız. Bile bile yanlışa çanak tutmanın bedelini hem bu dünyada hem de ahirette bir gün mutlaka vereceğiz. İş başında şişmek yanlışlarla pişmek le bu gemi yürümez. Bir gün ya karaya vurur ya da bir buz dağına çarpar "titanik" gemisi gibi parçalanır ve yok olursunuz. Geleceğimizin haklarını yiyenler ve buna ses çıkartmayanlar, mutlaka bir gün bedel deyeceklerdir.
Hak Yenir Ama, Hazmedilmez!...
#