Bir Taraklı Belgeseli
Kiremit damlı evleri, Alman çeşmeli çarşıları, Parke taşlı kaldırımlarıyla tam bir Anadolu kasabası görünümündedir Taraklı...
Bir evin kapısına gittiğinizde ayakkabı kalabalığını görürseniz o evin, o gün misafir ağırladığını anlarsınız hemen. Birbirine geçmiş gibi görünen ahşap evleri o zaman insanının dostluk ilişkilerinin ne kadar sıcak olduğunu ifade eder bizlere. Kalınca pirinçten yapılmış kapı tokmakları, nice insanların adım attıkları kapı eşikleri bize bir tarihin canlı mirasıdır.
Rahmetli Hafız Saim ÖZEL'in konağının oradaki dar sokaktan aşağıya doğru indiğinizde sizi, sokağa adını veren hamam karşılar. Sol tarafınızda sokağa baştan sona bakan çavuşların fenerli evi, İhsan Çavuşların eskilerde büyük konağı, şimdi ise bir rivayete göre temelinde hazine yatan arsası, tarihin izlerinden bir kesittir sadece. Yine aynı sokakta Hamam yanında Şerifağalar Türbesi ve Hamit Çavuşun evinin önünde yatan iki zat bizlerden Fatiha bekler.
Kapı önlerinde sıcacık komşuluk oturmaları, beş çayları, evlerde akşam oturmaları hepside gelişen günümüzde değişmeyen, gıpta edilen insan ilişkileridir. Osmanlıdan kalma bir nevi içtimai örnek arzeden Taraklı bu gün o saflığını, temizliğini hala korur. Eğer merhamet satılmış ve para kazanılmış olsa idi Taraklı bu gün Dünya'nın en zengin beldesi haline gelirdi.
Resmi olarak üç(3) mahallesi olmasına rağmen Taraklılı, bazı mekanlara yerleşim yerlerinin özelliklerine ve sosyal yapısına bağlı olarak kendine göre isimler koymuştur. Mesela Kozcağız mahallesi, Hisar mahallesi, göçmenler mahallesi, aşağı mahalle, yukarı mahalle gibi. Kayıtlardaki asıl mahalle olan Hacı murat ve Ulucamide ikamet edenler bir diğer mahalle Yusufbey mahallesine karşı mahalle derken, Yusufbey mahallesinde ikamet edenlerde diğer iki mahalleye karşı mahalle derler.
Hıdırlık eteğine bir baştan bir başa yerleşen Kozcağız köyünün insanlarının kendine özgü bir yaşantısı vardır. Naif insanlarla dolu, köy yaşantısını üzerinden atamamış bir yerleşim yeridir burası. Hisar mahallesi ise memlekete girerken bize ilk selam veren yerdir. Bir vitrindir anlayacağınız. Bir kentin ilk adım attığınızda gözünüze görünecek ilk yeri insanlarda ilk intibayı bırakır. Bu özelliğiyle Hisar mahallesi ilgi çekmiştir hep. Her birinin dinlemeye kalktığınızda sayfalar dolusu hayat hikayesi olan nice insanlar gelip geçmiştir bu mahalleden. Nüfus sayımlarında nüfus memuruna çok iş düşürecek bir başka özelliği daha vardır hisarın; o'da Burada ikamet eden bir çok ailenin nüfusunun 9 ila 10 arasında olmasıdır.
Yusufbey mahallesindeki asırlık çınar, kızlar türbesi, Şehrin merkezindeki parkta bulunan savaş yadigarı top, Hisar tepesi, son yıllarda geleneksel hale gelen ve etkinliğe adını veren Hıdırlık tepesi, tarihi konakları beldenin önde gelen en turist çeken vazgeçilmezleridir.
Hayallerdeki, özlemini duyduğunuz insan ilişkilerinin yaşandığı, dört mevsimin doya doya yaşandığı, elma, ayva, kiraz, vişne ağaçlarıyla dolu, yeşilin her tonu'nu görme imkanı bulduğumuz Türkiyemin bahçe şehri konumundaki bu güzel belde belki ekonomik açıdan fazla bir geliri olmasada tabi güzellikleri ve insanıyla görülmeye değerdir.
Hani bitmesini istemediğiniz şarkılar vardır ya; tıpkı o misal, arkanızı dönüp ayrılmak için yolunuza koyulduğunuzda bir daha bir daha bakasınız gelir. Siz yolunuza devam ederken, Taraklıda sanki bir rüyadan kalmanın hüzününü yaşarcasına arkanızda yemyeşil dağların ardında kaybolur gider.
#