Benden de 'Yuh' Olsun Artık!
.....Canım Efendim (S.A.V) .....
Sana tabi olmak aşk bahçesinde
Çiçekler içinde gezmeye benzer
Sensin insanlığın en yücesinde
Aşkın okyanusta yüzmeye benzer
Senin için yaratıldı kainat
Bu dağlar, bu taşlar ve bu denizler
Ahrette olmazsan bize kol kanat
Nasıl cennet görür bu yaşlı gözler
ALLAH ’ın RESULÜ, kulu, elçisi
Kainat ışığım CANIM EFENDİM
Senin her sünnetin hayat ölçüsü
Ben sana aşığım CANIM EFENDİM
Ufuk Şen
Dün Taraklı Ajans sitemizde “Bu kadarına ‘yuh’ artık!” başlıklı haberi okuyunca şaşkınlığımı gizleyemedim. Birkaç arkadaşla birlikte siteyi açtığımızda bu başlığı görünce haberi gizlemeye çalıştım. Ama başarılı olamadım. Taraklı dışında ikamet edip; komşusuna, iş arkadaşına Taraklıyı anlatanlar kadar, en az bende Taraklıyı çevremdeki insanlara anlatmaya çalışırım. Ama o haberi okuduğumuzda yanımdaki arkadaşların yüzüme söyleyemeseler de, içlerinden “hani senin asayiş berkemal dediğin Taraklın” dediklerini duyar gibi oldum. Öyle ya biz “esnaf Camiye giderken dükkânlarını açık bırakıp gidiyor” diyerek övünmemiş miydik Taraklımızdan? “Tam bir manav kültürü yaşanır, manavlarda mülayim insanlardır” diye yazmamış mıydık dergilere? Ne oldu şimdi? Bir çuval inciri bu kadar kolay berbat ettik.
Bu gün düşündüm de artık yazmayı bırakacaktım. Çünkü bir cephede düşmanla çarpışırken yanınızda bir arkadaşınız yara alıp, acıları daha da büyüdüğünde hani “benden artık bu kadar” deyip, geri çekilir veya ruhunu teslim eder ya. İşte bende bu gün o kadar yazı yazmamıza rağmen, o kadar Taraklımızın övgüye layık bir yer olduğunu dile getirmemize rağmen, bu kadar kardeşlik duygularını pekiştirecek yazılar yazmamıza rağmen, bu çirkinlikleri görünce “benden artık bu kadar” deyip kalemi bırakmayı düşündüm.
Bu memleket hepimizin, buraya çakılacak bir çivi hepimiz için kutsal olmalı, hayata geçirilecek projeler için hep birlik olmalıyız. Sonuçta bunun mükâfatını hep birlikte alacağız. A şahsı veya B şahsı önemli değil, önemli olan Taraklımıza hizmettir. A partisinin veya B partisinin seçimlerde aldığı sonuç değildir. O bir kanuni yarıştır. Elbette ki olacaktır. Hani seçimlerden önce bir siyasi adayın dediği gibi “ Ardımıza bakmayacağız, artık biz önümüze bakacağız.” Aynen budur demokrasi.
B.k böceklerini bilirsiniz. Bir hayvan pisliğine yapışırlar ve birbirlerinden çalmak için kavga ederler, hatta o manzarayı çoğu defalar görmüşsünüzdür; Ağacın dalında başlayan çekişme yere düştüklerinde devam eder. Pat diye yere düşerler ve korkunç bir vızıltı duyarsınız. Sadece bir b.k için yapılan fuzuli bir mücadeledir. Taraklımızda böylemi olsun istiyorsunuz? Yoka bal yapan arılar gibi mi olmalı? Bal arıları sadece çalışırlar, hiç aralarında vızıldamazlar, üretirler. Bal da insanın karnını doyurmaz, hazıra dağ mı dayanır? En iyisi mi bizlere baldan ziyade bal yapan arılar göndersinler büyüklerimiz.