Kuş olmak, özgür olmak (1)

Erdoğan ISIR

Ben bir kuşum. En ufak heyecanlarda yüreği çarpan, özgürlüğünü kaybetmekten korkan, bir gün yakalanıp kafese konma endişesi ile o daldan o dala konan.

Gökyüzüne doğru kanat çırptığında özgürlüğün o inanılmaz tadını süzülerek çıkartan... Kuşların ömrü kısa olur ama doyasıya yaşar.

Benim yüreğim artık bir kuş, sevgi bilmez, asla güvenmez...

İhtiraslı ve başına buyruk dalgalar gibi, toplumsal zorlamalar içindeki patikalardan kurtulma zamanımın geldiğini anladım, koca bir ihanete uğradığımda. Portakal Bahçelerinde gözyaşımı döktüm, onların kokusu yarama merhem olsun istedim. Denizle eş değer koştum yüreğimi, o nasıl kabardıysa fırıncının ekmeği gibi, bende kalbime dem vuramadım her kabarışta tüm çöküşümü gördüm.

Kuş gibi özgür olmak istedim, onun gibide ürkek oldum. Her konuşumda bir dala, tehlike var sandım. Her adımımda, bir avcının kanatlarıma zarar vereceği kâbusuyla yol aldım. Kendime küçük bir yuva istedim kuş gibi, yüksekte olsun, tehlikesi az olsundu dileğim. Küçük olsundu arzum, çabucak kendime yuva yapayım diye.

Sevgiyi öğrenmek istemedim, hayalimdeki sevgiyi yok etmemekti dileğim. Gündüzlerin akşam olduğunu gördüm, sımsıcak kol kola gördüğüm insanlardan olmaktansa, onların yalanlarıyla yüzleşmektense güvenmemeyi öğrendim. Gün geldi kanadı yaralı kuş gibi bir yere sindim. Kimisi dalga geçti, kimisi de bir tekme savurdu, en kötüsü de avucunu yemle dolduranlar beni yakalayıp bir kafese koymak istediler.

Bense hayalimde, beni ben gibi seven, benimle bir tas çorbaya kaşık çalan ve bunla mutlu olan seni sevdim, bilinmez, ola sıksız hayali sevgiliyi, sevdim. İlk sevdanın masumiyetiydi beklide aradığım.

Kanatlarımdaki yarayı sarmak zor oldu, belki de tekrar hiç uçamayacağım, belki de tekrar eski ben olamayacağım. Bülbül gibi ötememenin acısını ise hep içimde yaşayacağım, beklide bu gözler tekrar ateş kırmızısı olmayacak, parlak siyahlara mahkûm olacak.

Lakin, tekrar kafeslere mahkûm olan ben olmayacağım, kimse özgürlüğüme dur diyemeyecek. Ve yaşamın renklerini gökyüzünden izleme zevkini tadacağım.

Sevgiyle kalın, sevgisizlere sevgi verin, sevdalılara eşlik edin. Sevemeyenlerinde bir gün sevgiyi tadacaklarını unutmayın. Dinledim ve yazdım anlatabildiysem seni ne mutlu bana, güzel günleri yakın olanlara saygılarımla.