Bazıları Yalaka Sever!
Siyasetçilerin önemli bir bölümü pof poflanmaktan hoşlanır. Kimileri gaz veren, saçma sapan sözlerle kakara kikiri yapanları el üstünde tutar. Yağcı takımı diye adlandırdığımız bu tip insanlar her dönemin adamıdır. Kimin kayığına binse onun türküsünü söylerler. Bir bakarsınız, ağza alınmayacak küfürler ettiği kişiye methiyeler düzerler. “Adammış, onu yanlış tanımışım” gibi komik sözler sarf ederler. Bu tip kişiler, dereyi geçene kadar ayıya dayı derler. İyi insan pozunda, kuzu gibi görünürler. İnsanın yüzüne güler, arkasından küfür ederler. İnsanın gözünün içine baka baka yalan söylerler. Herkesi aptal sanırlar. Yerli yersiz gülüşleri ve kızaran yüz ifadesi ile kendini kolayca ele verir bu tip insanlar. *** Yalaka sevenler arasında sayıları azda olsa belediye başkanları da vardır. Eleştiriye gelemezler. Yanlışları açıkça, dobra dobra söyleyenlerden hoşlanmazlar. Her zaman “Büyüksün başkan” diyenleri severler. Gerçek dostların acı söylediğini unuturlar. Bazıları sırf menfaati için iktidar partisine gaz verir. Ama, bir süre sonra istediğini alamayınca her yerde küfürlü konuşmaya başlar. Ağza alınmayacak küfürler ettiği kişilerle bir müddet sonra kanki olurlar. Çünkü menfaatler çakışır. Menfaatler çakıştığında hiçbir şeyin önemi yoktur. Ben dâhil, pek çok kişi “Herkese bir şans vermek gerekir” diye düşünürüz. Temiz bir kalple, safça yaklaşırız. Ama değişen bir şey olmaz. Bir müddet sonra maske düşer. “Alışık olmayan …… don durmaz “ misali. İsim vermeye gerek yok. Şöyle bir başınızı kaldırın, çevrenizde bu tip insanları rahatlıkla görebilirsiniz. Maskeleri düşse de umursamazlar, çünkü suratlarında astar yoktur. Bu tip insanları çok tutan önemli bir kesimde vardır ilimizde. Yani birileri yalana, dolana müstahaktır. Dedim ya; iyi insan gibi görünürler. Patronlarına, başkanlarına, en yakın arkadaşlarına ağza alınmayacak küfürlerle hakaret ederler, menfaatler söz konusu olduğunda güzel sözlerle yalakalığın alasını yaparlar. *** Elbette insanız.. Yaptıklarımızın takdir edilmesini arzularız. Güzel sözler duymak isteriz. Ama, iltifatla, yalakalıyı karıştırmamalıyız. Pozitif düşünmek, mutlu ve başarılı olmada önemli bir adımdır. Bu yazıda kimi ve kimleri kastettiğimi düşünmeyin. Sadece Eba Müslim Horasani’ye kulak verin: “Zarar vermeyeceklerinden emin oldukları için dostlarını uzak tuttular. Kendilerine bağlamak ve kazanmak içinde düşmanlarını yakınlaştırdılar. Yakınlaştırılan düşman dost olmadı, ama uzaklaştırılan dost düşman oldu. Herkes düşman safında birleşince yıkılmaları mukadder oldu.” |