Bütün Olmak
Yüreğim yaralı bir şahin olsa da, kanatlarımı bu ülkenin en ücra köşelerinde salarak uçmaya devam edeceğim, sıcak bir yuva özlemiyle kuzeyden güneye, güneşi takip etme güdüsüyle doğudan batıya her karışını seviyorum. Beyaz papatyaların üzerinde iki kez dönme ayrıcalığını kendime veriyor, maviyle yeşilin iç içe girdiği Egemde konaklamaya bayılıyorum.
Sabah güneşini Anadolu topraklarında kanatlarımın üzerinde hissetmek, Nemrut tan Erciyes’e kadar bir çırpıda varacakmış duygusunu bedenimin her hücresinde özümlemek, azıcık ama Avanos un belli olan kırık çanak çömlek yolunda Kızılırmak kenarında su molası vermek, asma köprüsünde yürüyen neşeli insanlarını izlemek. Sonra rota belli Ankara ovasında buğday kokusuyla Atamı seyretmek. Bir damla gözyaşını Gölbaşında Ülkemin kurucusuna bırakarak. Bolunun Kartal kayasına, Köroğlu’suna, beyaz güneşini görme sevdasıyla, gençliğimi yaşadığım, yaşamda emin adımlarla yürümemin ilk öğretilerini beynime kazıdığım. Muhteşem dostları yüreğimin bir köşesinde her daim hatırladığım, devasa çamlarla kaplı soğuk ama şirin, küçük ama sıcak şehri Bolu da olmak harika ötesi bir seziş.
Ve karşımızda Sakarya nehri kıvrım, kıvrım bir ovayı boydan boya geçen, her ilçesine hayat veren. Sonunda maviyle bulaşmak için hızını arttıran, tarih de olması gerektiğin de ortaya çıkan, düşmana set olan, yüce kumandanlar yetiştiren. Ülkemde ki her etnik gurubu ( bugünün değimiyle tabi ki, biz her zaman onları yurttaş olarak kabul gördük) bünyesinde özgürce benimseyen. Tarımı ile sanayisiyle bütünleşen, ülkeme yön vermeye aday Sakarya.
Beyninizde fırtınalar estiğinde elinize oltanızı alır Sakarya nehrinin azgın akan sularında tün yorgunluğunuzu bırakırsınız. Vatanımın her köşesi ayrı güzel, oralarda bilmediğimiz yerlerde yaşayan, bu topraklarda doğup, bu toprakların kıymetini bilen her birey Türkiyelidir. Kuzeyden güneye, doğudan batıya özgürce yaşayan insanları etnik grup olarak görmez hepsini kardeş gibi bağrınıza basarsınız. Ben açılım ve kapanımdan anlamam, güneşin tüm insanlarımızın üzerine doğmasını diliyorum.
Havada ki kuş izlerini görenler toplumu farklı adlar altında toplamayı ve onları farkı kültürde yaşıyormuş imajını vermeyi bırakmalıdırlar. Birbirini kardeş gibi gören aynı sokakta komşuluk yapan, aynı iş de omuz omuza çalışan bizleri farklı kültürlerden geliyormuşuz gibi ayırma sevdasından vazgeçmelidirler.
En sevdiği arkadaşı Kürt, komşusu Roman, annesi Laz, dedesi Çerkez, babası Macar, damadı Manav, iş ortağı Abhaz, gelini Göçmen, askerde ranza arkadaşı Gürcü, büyük Babası Erzincanlı, Diğer dedesi Selanikli olan kişiyi hangi guruba sokacaksınız. Vatanın her köşesinde yaşamaktan zevk alan, toprağımızdaki toz zerreciğinin dahi kıymetini bilen okur dostlara saygılarımla.
#