AKP'nin Yol Haritası
Erol AFŞAR
Yayın:
Güncelleme:
Kendileri pek dillendirmediler, niyetlerini sürekli ‘demokratik bir Anayasa yapacağız' sözleriyle gizlediler ama sağır sultan bile biliyor ki dertleri Anayasa'nın ilk üç maddesini değiştirmek.
Nedir o 3 madde;
1-Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir.
2- Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir.
3- Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir. Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Millî marşı İstiklal Marşı'dır. Başkenti Ankara'dır.
Bu maddelerde normal bir Türk vatandaşını rahatsız edecek tek bir ibare yok gördüğünüz gibi…
Ama birileri var ki, Türklükten, Türklük vurgusundan, Türkiye isminden, Türk bayrağından, İstiklal Marşımızdan, bütünlüğümüzden ve milli devlet vasfımızdan rahatsızlık duyuyor, değişmesini ve değiştirilmesini istiyorlar…
İçinde 'Türk' ve 'Atatürk' gibi kavramların yer almadığı yeni bir anayasa hazırlayıp, Türklüğü ve milliyetçiliği bitirmeyi planlıyorlar.
AKP'de bütün bu unsurlara çanak tutuyor, taşeronluğunu yapıyor.
Hadi canım sende diyenler için hatırlatmalar yapalım;
Başbakan Tayyip Erdoğan; "Değişmez maddeler geçiş sürecinde olur, artık bunlara ihtiyaç kalmadı" dedi, demeye devam ediyor.
Başbakan Tayyip Erdoğan ile görüşen, AKPM Sosyalist Grup Başkanı İsviçreli parlamenter Andreas Gross, aynı gün NTV Ana haber bültenine telefonla canlı olarak bağlanıp, Can Dündar'ın sorularını yanıtlıyor;
"Başbakan, Türkiye'nin artık 3 ya da 1. madde ya da 3. madde gibi Türklüğe vurgu yapan maddelere ihtiyaç olmadığını, olmayacağını söyledi. Bence bu çok ilgi çekici bir yorumdu. Dolayısıyla bizim Türkiye'yi çok dikkatli bir şekilde desteklememiz gerekiyor. Özellikle de bu tür olasılıkların kullanılmadığından emin olmamız gerekiyor. Ben zaten gerçekleşeceğinden son derece iyimserim. Özellikle de Türkiye'de herkesin demokrasi ve insan hakları yönünde ilerleyeceğini düşünüyorum. Kürtler için, aydınlar için, bütün farklı azınlıklar ve gruplar için..."
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, basın mensuplarına yeni anayasa hakkında bilgi veriyor;
"Yeni anayasa daha az maddeli, devlet odaklı değil insan odaklı olacak. Bu konuda Türkiye çok gecikti ama şartlar ancak oluşmaya başladı. Bir Anayasa'nın değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez maddeleri olmaz. Bu tür statüko veya dogmatizme gidişin olmaması gerekir."
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, değiştirilemeyecek maddelere ilişkin şöyle diyor;
"Neden değişemesin? Demokrasilerde bu maddelerin kapsamına baktığınız zaman; laik, sosyal, hukuk ve demokratik devlet değişmez. Değişmez maddeler bunlar. Anayasa'nın başlangıç kısmı da değişmez kapsamındaydı ama bizden önce değiştirdiler. Mesela, 'Kutsal Türk Devleti' vardı, çıkardılar. Bugün değişmez maddelerin değişmezliğini savunurken, çifte standart uygulanıyor."
Ve Köşk…
O çoktan hazır…
İşte Abdullah Gül ve anayasa hakkındaki düşünceleri;
"Ne mutlu Türk'üm diyene lafını, tutup her yere yaza yaza ve bunu özellikle hiç olmayacak yerlere yaza yaza, Türkiye aslında ilkel bir hale dönüşmüştür. Bugün Türkiye'de bir sistem bunalımı var. Halkına zıt, halkı ile barışık olmayan ona düşman bir sistem bu. Cumhuriyetçilik, milliyetçilik, halkçılık, devrimcilik, devletçilik ve laiklik; bu millete, zorlatma şeklinde dayatılmış. Milliyetçilik maalesef bir nevi bir ırkçılık şeklinde devam etmiştir." (19 Aralık 1992)
"Hangi demokratik ülkenin, hangi Avrupa ülkesinin anayasasının başlangıcında bu tip ilkel
-evet, söylüyorum- maddeler vardır; soruyorum. Bu, ancak, Baas anlayışıdır." (8 Haziran 1995)
Ayşenur Bahçekapılı; "Anayasa'yı değiştireceğiz ve vatandaşlıktaki Türklük tanımını kaldıracağız. Yoksa demokratikleşmeyi yapamayız. Vatandaşlık tanımı da değiştirilecek. Herkes kendi etnik kökenini ifade edebilecek ve üst kimlik olarak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım diyecek. İşte bu, sorunu çözer."
Bahçekapılı, bu açıklamalarının ardından gazeteci Neşe Düzel'in "Yani Vatandaşlıktaki 'Türklük' tanımı kalkacak öyle mi" sorusuna şu cevabı veriyor; "Tabii. Yoksa demokratikleşmeyi yapamazsınız."
İşte AKP'nin eline tutuşturulan yol haritası bu…
12 Haziran'da bunu oylayacaksınız.
Ya onaylayacaksınız ya da reddedeceksiniz…
Karar sizin…
#