Erzurum’dan Taraklıya Selamlar
Abdurrahman ZEYNAL
Yayın:
Güncelleme:
İnsanlar uzaklarda da olsalar gönülleri bir, yürekleri aynı şeyler için atıyorsa, bir ve beraber olmanın, insan olmanın haklı gururunu taşırlar.
Sizlerle aramızda fiziki mekân olarak bin kilometreden fazla uzakta olmama karşılık inanın gönül mekânlarında yan yanayım.
Kalp ve kafa olarak sizlerle benzer duyguları paylaşmakta Büyük Türk Milletinin bir ferdi olarak bundan mutluluk duymaktayım.
Ahmet Hamdi Tanpınar Erzurum’u tarif ederken şöyle demektedir: “1945 metre yüksekten Tük Dünyasına bakan şehir” . İşte bu şehirden sizlere seslenmekteyim.
Değerli Taraklılı kardeşlerim; Erzurum’un rakımı yüksek olduğu gibi yüreği temiz, vatan sevgisi engin, Palandöken dağlarının beyaz karları gibi imanı temiz insanların memleketidir.
13. yüzyıl seyyahlarının ifadesiyle Türkmenia’nın başkentidir. Asırlardan beri bu özellik korunmuştur. Kıyamete kadarda korunacaktır.
Erzurum; Kafkasları Orta doğuya, Türkistan’ı İstanbul’a bağlayan yolların kesim noktasındadır. Bu özellik tarih boyunca Erzurum’u önemli ve değerli kılmıştır.
Tarihi 51 camisi, 6 Hanı, 13 Hamamı, konakları, 23 Tabyası 1400 yıllık kalesiyle her yanı tarih kokmaktadır.
Fırat Nehrinin doğduğu Dumlu Babasıyla Basra körfezine, Aras Nehrinin kaynağıyla Hazar denizine, Çoruh Nehriyle Karadeniz’e sularını gönderen dünyada tek şehirdir.
Oruç ibadetinin Mekke, Medine gibi tutulduğu belki dünyada üçüncü şehirdir.
Kısmen yukarıda bazı özelliklerini sıraladığım Nene Hatunların, Şükrü Paşaların, İbrahim Hakkı’ların, yetiştiği Erzurum’dan sizlerle dertleşmek istedim.
Dadaşlar diyarından Taraklılı dostlara selamlar.
Başı mağfiret, ortası rahmet sonu kurtuluş olan Ramazanın bereketi, huzuru tüm güzellikleri siz değerli kardeşlerimizin ve tüm İslam âleminin olsun.
Saygılarımla.
#
