Bit Pazarı
Şimdiye kadar bitpazarlarının, ele avuca gelen, çantaya sığan eşyası, boyu bosuyla uğraşıp ilgilenirdik. El çekip bırakarak, dinlenik -güya sakin- yanıyla pek uğraşıp ilgilenmedik. Oysa haftadan haftaya biz, ilgili şirketin yönetimindeymişiz de, yeni uyanıyoruz. "Duhuliyeye" bile (giriş ücreti) lüzum yokmuş. Üstünüze üstlük, "evin önünden de sizi alırız" demezler mi? Canıma com com. hepsi içinde meccanen.
Şimdiyse , dumanlı ve bulanık yanına da ardılıp, insan hayatının en "çekilmez" tarafını didiklemeğe çağırıyorum.
Bitpazarları, başlığı olmayan ansiklopedik bir "metin" olarak da,
Stadyumdaki yerini beğenmemiş, -bileti elinde- seyirci olarak da ,
Göze girmenin bittiği, hayretten gözlerin daha iyi gördüğü yeni aday olarak da, paniğe gerek yok. Sen de bizdensin.
Milâttan önceki yaşantımızın, (gençken) sere serpe anlatımı bittiyse, milâttan sonrakine -sıra gelmiştir- geçilebilir. Bütün ikiyüzlülüklerimizin yakalandığı, bu dönemin anlatılması için, bana sipariş veren olmadı gerçi.
Ama "hayattan ne anladın? " diye, bana sorsalar "ortalık tenhalaştı" derim. Gençlikte insan "keriz" oluyor. İhtiyarlık ta işin yakışığı geliyor. İşi "bile bile" gençlikteki dalgınlıklar da, ihtiyarlıktaki uyanıklıklar da, aynı kapı...
Bitpazarlarında kıyametten "kurtarmak istediklerimizin" listesi var da (ismine rağmen) pazarı yok. Zira "pazar için" deyip getirdiğimiz herşeyi, herşeyden önce gidip satan biziz. Bunu benim gibi hissedenlerin evlerinin boşluğunu -bilmem- anlıyor musunuz?
Biti öldürmek için dükkandan "zehir" satın aldığımız doğrudur. Seçkin ve insan kalitesinin gizlenmediği mekân burası. Bu yere buraya, Türk toplumunun "bit" yakıştırması düşündücüdür. Ola ki oluşu "varlığı" engellenemeyen olmazsa olmazlarımızdandır bit.
Bu dönemdeki "yalnızlıkların" anlatılması için , "nobel'le" ilgimizin olmadığına, dobra dobur beyanda bulunmalı ve hatta senet de vermelisiniz.
Eşyanın peşine düşmüş insan. Ağlamada dur. Hepsi bitti de, sıra eşyada. Zalimler. Baş olunmazsınız.
Evet bu hafta sıra sizde.
Erken geleceksiniz. El değmedik birşey kalmayınca da herkesten önce gideceksiniz. Yağma yok. Taaa o köşeye itilivermiş tabak nol'cak?
Hele sen..Taze emekli. Hanımın peşine takılıp gelmek var da, bu dikilmek de nerden çıktı? Bak
hamfendinin bulduğu "parfüm şişesine de " iyice bak ne diyor kulağına.
Haa öyle mi.? Büyütecini çıkarda -bir daha- bak.
Evet evet. Hamfedinin (kraliçe demeğe geliyor) kaybettiğini söylediğinin aynısı.
Sessiz ol.
Söylermisiniz kaça bu?
Tezgahtaki:
Önemli değil, hediyem olsun.
Aaa olmaz valla
Oldu bile.
O bitpazarlarının görünmeyen bu yanına yaklaşıp beni de etkilemek niyetinde
Bu benim bu konuy u "üçüncü" denemem.
Üç haftadan beri "haşadım" çıktı. İnadına da geliyorum. Geleceğim de. Belki "bizimkilerden" bir ikinizi kurtarır, ya da bir ikiniz de beni.
Evde kavga çıktığınının farkındasınız.
Bizim ev verdiğim ciddi savaşım yüzünden "bana teslim" oldu. İkiyüzlülük başladı. Sevdiklerine iltifat, sevmediklerine "surat, " eskiden bu böyle değildi. Çalışırken -normal dedikleri- şey, başka birşeydi.
Allah size kolaylık versin. Karşıdan "kim olduğunuz" anlaşılıyor. İsimlendirme var, Böyle bitpazarı mı olur. Sana gitmeyelim demesem hadi neyse..
#