Özledim…
Eskiden yolcuların konakladığı Taraklı’da Ankara caddesi’n de üç katlı bina. Şahan’ın Oteli
Kimbilir kimler konakladı bu otelde.
30–35 yıl öncesini hatırlıyorum. Taraklı’ya ticaret yapmaya gelen hayvan alım satımı yapan celepler, saman ticareti yapanlar çevre il-ilçe ve köylerden Taraklı’ya pazara gelip sonrasında başka bölge pazarlarına gidecek olanlar ulaşımın kısıtlı olduğu dönemlerde üç katlı ve dört odalı meşhur Şahan’ın Oteli’nde kalırlardı. Yani 15 kişinin konaklayabildiği bir otel
Bir ayağı kesik olan otel işletmecisi Şahan Mehmet’i hatırlıyorum.
Daha sonra bu binanın alt katı zaman içerisinde değişim göstermiş önce bakkaliye ve zeytinci dükkanı sonrasında kahvehane yapıldığını da biliyorum. Şahan Otel’in alt katında zeytinci “Faik’in Kahvesi” nide çok iyi biliyorum. Sabah namazından sonra merhum Faik Karakaş Amcanın çayı demlediği kahvehanede saat 10:00 civarında nöbet değişimi olur oğlu Mehmet Karakaş ocağın başına geçer çay demleyip servisi yapardı. Sabah erken kahvehaneye geldiğimizde Kapıdan girdiğimizde sol tarafta camın dibinde merhum Vecdi Gürkan, yan masada merhum Hacı Osman Nalbant, merhum Hacı Mustafa Gürkan, merhum Hasan Pilavcı, merhum Ala Kadir Erbaş, merhum Arap İsmail Bulut kahvehanenin sabahları değişmez baş müşterileriydi. Hepside ticari kimliğe sahip olduğu için sabah kahvede konuşulan konular hep ticaret ile ilgili olurdu. Hepsine de rahmetle anıyorum.
Yıllar geçse de kahvehanede işletmeci değişse de gelenek değişmedi. Kapıdan girdiğimizde camın dibinde Sıtkı Armağan, Mustafa İbiş yan masada emekli müezzin Alaattin Yalçın diğer masada ben ve (Fiko) Fikrettin Karaman, yan masada Mustafa Barış, karşı masada Postacı Mehmet Özbostan,Ulucamii Mahallesi muhtarı İsmail Topuz kahvehanenin sabahları değişmez müşterileri. Sohbet ise ortama göre değişmekte.
Geçmişte olduğu gibi pandemi süreci öncesine kadar meşhur Şahan’ın Oteli binasında Şaban Erkal’ın işlettiği kahvehanede bu gelenek devam etmekteydi.
Kahveci Şaban Erkal’ın kahvesi bende önemli bir yere sahiptir. Hem haber hemde makale yazma öncesinde araştırmalarımda önemli bir alandır.
Velhasıl özledim.
Kahveci Şaban’ın kahvesinin kapısından içeri girdiğimde Sıtkı Armağan’la emekli müezzin Alaattin Yalçın’la ve diğer müşterilerle selamlaşmayı özledim. Kahvehanedeki sohbetlerimizi özledim. Şaban’ın soba üzerindeki meşhur tarçın kabuklu ıhlamur ve kahve içerisindeki kokusunu özledim.
** **
Artık il-ilçe tabelalarında Nüfus ve Rakım yazmıyor. Taraklı deniz seviyesinden 485 metre yükseklikte.. Genelde kış mevsimi Kasım ayında başlar ve Nisan-Mayıs ayına kadar devam eder. Kar erken yağar ve erken kalkar.
Velhasıl özledim.
Kar yağışını da özledim.
Aslında çok şeye özlem duyuyorum da dillendiremiyorum..
Velhasıl özledim,
Ertan Çamdibi’nin cümbüş sesini de özledim.
Rabbimiz bize bir dert vermiş. Bir an önce sağlıklı günlere kavuşmak ve özlemini çektiklerimizi yaşamak dileğiyle… Hoşçakalın.