Sezai MATUR Sakarya Gündemi

Köpek kulübesinde yaşayan adam!

Bugün birinci sayfamızda insanın, insan canın hiçbir değerinin olmadığını ortaya koyan bir haber var…
Haber şehrin en merkezi noktasında Kesçi Sokak'ta bir köpek kulübesinde yatıp kalkan yalnız bir adamın dramını anlatıyor…
Yaklaşık 1 haftadır sokak sakinlerinin verdiği yiyeceklerle karnını doyuruyor…
Konuşmuyor…
Kimdir, nedir, necidir bilinmiyor…
Mahalleli kendisiyle ilgili bir şeyler sormaya kalktığında ağlamaya başlıyor…
Saç, sakal karışmış…
Polise, Belediye'ye haber verilmiş…
Birkaç kez polis ekipleri gelmiş, bakıp gitmişler…
Belediye'den hiç kimse gelmemiş…
Bizim arkadaşlarımız da kendisiyle konuşmaya kalktığında yine ağlamaya başlamış…
Belli ki hikayesi acıklı…
Onuru belli ki hikayesini anlatmaya izin vermiyor…
Ve o adam köpek kulübesinde bir haftadır yaşıyor…
Ve kendisine mahalle halkının yetebildiğince vicdanı yardımcı oluyor…
O köpek kulübesinde yaşayan adam, hepimizin, bu şehrin bir utancıdır…
Nerede sosyal devletin temsilcileri?
Nerede Sosyal Hizmetler?
Nerede belediyeler?
Neredesiniz Sayın Valim?
Neredesiniz Sayın Zeki Toçoğlu?
Neredesiniz Sayın Süleyman Dişli?
Sizler kimsesizlerin, düşkünlerin de Valisi, Belediye Başkanı olmalısınız?
Coşkuyla kutladığımız Cumhuriyet, insanımıza köpek kulübelerini layık görmüyor…
Biraz etrafınızı çeviren tiplerden kendinizi kurtarıp, sokağa çıkın…
Sokağın halini görün…
Sokağı kendine mesken edinenlerin halinden anlayın…
Köpek kulübesinde yatan adam, bizim için, sizin için, bu şehir için bir utançtır…
O adam orada, köpek kulübesinde yatarken bizler, sizler, hepimiz sıcak yataklarımızda yattık…
Demek ki bu şehrin bir evsizi kollayacak, bir evsizi barındıracak vicdanı yokmuş…
Yazıklar olsun, hepimize…
….

Tıp Fakültesi'nin Kırantepe'de ne işi var?

Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Osman Dilek, Fakülte hastanesi için Kırantepe'den yer istediklerini belirtmiş…
O bölgenin iklimi hastane için çok elverişliymiş…
Sanırım Prof. Dr. Dilek Kırantepe'ye hiç çıkmadan böyle bir söz sarfetmiş…
Buraya çıkmış olsaydı, kış aylarında Kırantepe'ye çıkmanın imkansız derecede zor olacağını anlardı…
Dilek Hoca Kırantepe'nin şehir merkezine 3-4 kilometre olduğunu söylerken sanırım şehir merkezi diye kendi evinin bulunduğu alanı hesaplamış…
Yoksa benim bildiğim Kırantepe'nin şehir merkezine uzaklığı 10 kilometreden aşağı değil…
Anladığım kadarıyla birileri Prof. Dr. Osman Dilek'in kafasını karıştırıyor…
Sağlık Bakanlığı kendisine 250 yataklı son derece modern bir hastane veriyor…
O elinin tersiyle itip, dağ başında bir yerde yeni hastane yapmaya kalkıyor…
Korucuk Hastanesi'ni bugün yapmaya kalksanız 50 milyon TL'ye bugün bulunduğu noktaya getiremezsiniz…
Evet Korucuk'ta bir yer sorunu var…
Şu an hastanenin bulunduğu arsa büyümeğe elverişli değil…
Ancak hemen yanında Büyükşehir Belediyesi'nin satışa çıkardığı 50 dönümlük bir yeri var…
Gidin çok paranız varsa, Belediye'nin bu yerini alın…
Paranız yoksa, gidin Belediye Başkanı'nın kapısına "Burayı satmayın, burası bu şehre lazım" deyin…
Veya gidin Ankara'dan 3-4 milyon para çıkartıp arsayı alın…
Ama Kırantepe'yi aklınızdan çıkartın…
Çünkü orda hastane olmaz…
Orda olsa olsa uçurtma uçurulur, yamaç paraşütüyle atlanır…
Sayın Dekan şunu da aklınızdan çıkarmayın:
Bu kentin gelişme alanı Yenikent'tir…
Kırantepe değil…
….