Yaşasın 10. Köy
Bu sözün peşine de çoğu kez ekleme yaparız "Yaşasın onuncu köy” diye. O kadar kolay mıdır onuncu köyü bulmak ve ne adına göze alınır dokuz köyden kovulmak?
Hele size bunu öğütleyenler yalanla dokuz köyde rahat bir yaşam sürdürürken.
Yalan, yaşamın şartlarından biri mi? Sorusunun yanıtı kişiye göre değişir. Bu ne kadar yalan söyleme gereksinimine duyulduğuna bağlıdır. Anne ve babalar paniğe kapılır. Yalan söyleyen ve yaptığını inkâr eden çocuklarını, bu olumsuz davranışlardan uzaklaştırmak için başka bir yalan söylerler, yalan söylemekten vazgeçirmek için.
***
Dürüst olmak önemlidir. Herkes çocuklarına hep bunu öğretmeye çalışır. Peki ya kendilerine? Adına beyaz ya da pembe dediğimiz, karşımızdakini kırmama adına söylenen yalanlar vardır. Araştırmaların ortaya çıkardığı bir gerçekte, yalan söyleme konusunda bayanların erkeklerden çok daha başarılı olduğudur.
Kuşkusuz, baskı yalanı arttırıyor. Ama, kendi çıkarlarını ön planda tutan, başkalarını önemsemeyen, fırsatçı insanların daha sık yalan söylediği görülüyor. Yalanı saptamak o kadar kolay değildir. Bakış, beden dili, insanın kendisine yalan söyleyip, sonra ona inanması belki de en kötüsüdür.
Yalanın gittikçe arttığı ortamda, yalansız bir dünya düşlenir. Her şeye rağmen dürüst olmakta, doğrularla yaşam sürmeyi ilke edinmek gerekir. “Söz var iş bitirir, söz var baş yitirir” demiş atalarımız. Kelle koltukta doğruları söylemek için savaşmak, kral çıplak diye haykırabilmek cesaret ister..
***
“Yalandan kim ölmüş?”
“Hayatta sevmedim bir şey varsa; o da yalandır”
“En büyük zaafım, insanlara çok çabuk kanmak”
“Yalanım varsa iki gözüm önüme aksın, valla görmedim be şekerim”
Dünyanın, hayatın kendisi başlı başına yalan değil midir?
Yalanın bire bin katıldığı abartılmış şeklide vardır. Bazıları konuşurken heyecanına yenilir, allar pullar yaşanmamışı, yaşanmış kılar.
Bakmayın, lafla peynir gemisi yürümez dendiğine.. Hem de nasıl yürür… Peki nereye kadar? Yalan, kısa vadede kazandırabilir, fakat uzun vadede kaybettirir. Çok laf yalansız, çok para haramsız olmazmış.. İlgiyi birkaç dakika çekmek uğruna söylenilen sözlere, sarf eden kişi bile inanır olur.. Kimse kabul etmez yalan söylediğini. Etraf yalancı kaynıyor, ama bulamazsın yalandan hoşlandığını söyleyen birini.
***
Herkes doğru düşünür, ama herkes doğruyu konuşmaz. Çünkü, doğruları söyleyenin bedel ödemeye hazır olması gerekir. Evet, belki yalandan ölen yok, ama “yalancının mumu yatsıya kadar yanar” sözünü de unutmamak lazım.
Ve yine unutmamak gerekir ki; Üç günlük dünya da, üç kuruşluk menfaat için yalan söyleyenler; hem bu dünyasını, hem de öbür dünyasını karartır.
Yalansız günler diliyorum. Sevgiyle kalın..
#