Genelde halk olarak (buna siyasetçilerimizin de büyük çoğunluğu dahil) siyasi ergenliğimizi tamamlayamadığımız için hala oy(un)dan öteye geçemedik…Oysa referandum,halkın bir konudaki görüşünün oylanması, tercihinin hakim kılınmasıdır.
Yayın: Güncelleme:
EVET Mİ - HAYIR MI ?
Bir zamanlar ünlü bir şovmenimiz vardı , Erkan Yolaç.Şimdiki kadar oyun eğlence ve şovmenlerin olmadığı dönemde.Bir oyun ve yarışma programı yapardı hemen herkesin zevkle dinlediği,seyrettiği.Evet-hayır yarışması.Oyunun kuralı basit,Erkan Yolaç'ın bir sürü konuşma ve sorularına belli süre içinde, evet –hayır diye cevap vermemek.Evet veya hayır diye cevap verdiğinde yarışmacı, Erkan Yolaç olduğu yerde zıplayarak galibiyetini ve sevincini ifade ederdi.
Bugün anayasa oylaması adına yapılacak olan referandum, bir Erkan Yolaç klasiğinin günümüz siyasi versiyonu haline geldi adeta.Bir kesim evet,bir kesim hayır dedirtmek için yarışıyor bu oyunda.
Genelde halk olarak (buna siyasetçilerimizin de büyük çoğunluğu dahil) siyasi ergenliğimizi tamamlayamadığımız için hala oy(un)dan öteye geçemedik…Oysa referandum,halkın bir konudaki görüşünün oylanması, tercihinin hakim kılınmasıdır.Lakin bu tercihi yapacak olanlar kendi hür iradelerini kullanma bilincine,kullanabilme yetisine sahip mi ? Bu sorumu halkımıza hakaret gibi algılayanlar da olabilir ama düşüncemiz bu değil tabii.Ama görülen bir hakikat var ortada.
Meşhur 12 Eylül anayasasını oylarken de yüzde doksan bir- evet-le kabul etmiş ve hatta ustaca bir cambazlıkla araya sıkıştırılan cumhur başkanı seçimini de onaylamıştık farkında olmadan.O günlerde, terör bezginliğinden kurtulalım da ne olursa olsun iyidir motivasyonu halkın görüşünü bir noktaya yönlendirmiş,demokrasiye vurulan prangaları toplum düşünmeden umurunda olmadan iştiyakla onaylamıştı.Zaten azınlık bir kesim dışında, bunu düşünen de yok bugün olduğu gibi…
Siyasi ergenlik dönemini geçemediğimiz bu günümüzde de, siyasi muhalefet anlayışı “köktencilik” anlayışı ile her şeyiyle ret ve karşı olma kronik hastalığı haline dönüşmüş,önemli olan doğrular yanlışlar değil karşımda olanı toptan ret etme olarak devam eder hale gelmiştir.Bu hal siyasi( sözde liderlerin) de,halkı kolay yönlendirme adına işine gelmekte, kendi siyasi kazanımlarını ülke ve toplum menfaatine tercih etmektedirler.
Bugün,CHP,MHP,BDP gibi her biri ayrı bir görüşün ve hatta birbiri ile hiç yakınlığı olması mümkün olmayan partileri bir safta toplayan nedir ? Bunlara( eğer partisinin başında olsaydı )sayın Erbakan da dahil olurdu kanımca.Çünkü geçmişte benzer bir olayda sebep bulmada çok zorlansa da hayır demişti.Yani muhalefet olmanın gereği !.. önce hayır denir sonra bunu meşru gösterme adına (kendilerinin de gönülden inanmadıkları) sebepler aranır.
Dokunulmaz hale getirilmiş kurumlarımız var.İç içe birkaç kale ile muhafaza altına alınmış,yargı ve askeriye.Bu kurumlar devlet içinde devlettir.Korundukları kavram zırhlarını delmek zorken kaleleri fethetmek daha da zor demokrasi adına.Yargının bağımsızlığı sanki varmış gibi sığınılan bir kalkan.Benim yaşadığım tarih dönemi içinde 1960 da bir iktidar “adalet mülkün temelidir” yazısının altında idam edilirken hukuk da idam edildi ve bu güne kadar da devam etmekte.Alemin gözü önünde meydana gelen Şemdinli olayını soruşturan savcı,soruşturmanın ucunu günün Genel Kurmay Başkanına dayandırınca HSYK tarafından linç edildi ve mesleğinden oldu.Susurluk davası ilginç ! zavallı iki polise ihale edildi. TSK güvencemiz ve varlık sebebimiz.Lakin hiçbir harcama ve uygulaması milli irade tarafından denetlenemeyen bir kurum.Binlerce ordu mensubu her yıl YAŞ kararlarıyla saf dışı bırakılırken hiçbir hukuki hak ve sorgulamanın yapılamaması bugün diktatörlük düzeni dışında hiçbir çağdaş ülkede emsali görülmeyen uygulama.Yine sistemin kendi hukuk düzeni içinde hakkında iddianame düzenlenmiş (suçludur veya suçsuzdur) yargının karar vereceği davayı, YAŞ kararları alışkanlığı ile yargıyı etkilemenin suç olduğunu bile bile Gen.Kur.Başkanı paşayı suçsuz ilan etti.Oğlunun PKK lı biri ile arkadaşlığına iki günde cevap veren paşamız, yedi evladımızın şehit olma görüntüleri heron uçaklarınca saniye saniye naklen yayınlanmasına rağmen hiçbir yardım gönderilmemesinin “heron skandalına” yirminci gün”hava muhalefetinden yardım edilemedi” cevabını verebildi.Ve bütün kargalar güldü,şehit anaları ağladı…Bunları sorgulama yerine bu görüntüleri kim basına sızdırdı soruşturmaları yapıldı Gn.Kur. Başkanlığınca.Bunları sorgulamaya kalkarsan da” orduyu yıpratmak “ kavramı zırhına takılırsın.
Şimdi referandum (oy)unu ! bütün hızıyla devam ediyor.Kaç vatandaş hangi değişen kanunu oylayacağını biliyor ?Meydanlarda nutuk atanlar niçin evet niçin hayır denileceğini izah etmektense reddetmenin zoraki sebeplerini yuvarlak ifadelerle vatandaşın hassas noktasından girip hayır dedirtmeye çalışıyor.Örneğin fakirin ekmeğiyle ilgili hiçbir şey yok bu anayasada gibi, ne alaka ! Evet dedirtmeye çalışan da gerçek hukuk düzenini anlatmaya çalışmaktansa ,her ne kadar –bu bir seçim oylaması değildir- dese de karşısındakilerinin kanalına girip aynı frekanstan seçim konuşmaları havasında devam etmekte.
Eksiktir,yeterli değildir ayrı olay ama demokratik bir gelişimin söz konusu olduğu bir konuyu reddetmenin yukarıda da ifade ettiğim,ergenlik dönemini geçememiş siyasi anlayışın muhalefet taassubundan kaynaklandığına inanıyorum.
Sanırım bu değişikliği hazırlayan CHP olsa idi iştiyakla evet kampanyası yürütürken karşısında da AKP,MHP,BDP olurdu…Ve aynı terane devam eder hep birileri kazanır;döğüşten galip çıkan horoz edasıyla kabarır ama demokrasi kaybederdi…
Ve biz takım tutmakla parti tutmayı aynı görüp,aklımızı bir görüşe kiraya verip ülke menfaatini en üstün göremediğimiz sürece bu oyunlar devam edecek,hukuk adına hukuk katledilecek,silahların gölgesinde demokrasi kurulacak…
Not:Bu uğurda, taraflar bütün hünerlerini ortaya koyarken gözüme ilişen bir ilan, dinin ve kutsal kavramların da siyasete alet edilmesini hüzünle seyretmeme sebep oldu.Bulduğu cinaslı bir sözü edebi bir deha havasında ilan yapan Eskişehir ilimizin ve onu takip eden bir ilçe belediye başkanının”Halkımıza HAYIR lı ramazanlar dilerim “ levhasını manevi değerlerimin refleksi adına kınıyorum…
değerli haluk abi, yazına eklenecek hiç bir şey yok,partiler dediğin gibi davranabilir ama biz vatandaş olarak karar vereceğiz, ben gerçekten particiliğin etkisinde kalmadan ( ayrıca partici de değilim, ANAP hariç, iki defa aynı partiye oy vermedim) EVET diyorum.saygı-selam -nadir nalbant
amca
26.08.2010 / 17:49:29
haluk abi tebrikler çok güzel yazmışşın amaaa.. erbakan hoca hakkındaki tahminin yanlış hoca 12 eylülde evet diye açıklama yaptı bunuda size hatırlatmak istedim kusuruma bakma bizde erbakancıyız hani ondan
A.Haluk Pektaş
27.08.2010 / 23:24:11
Sevgili amca,yazımda anlattığım nedenleri ve neticeleri itiraf ediyorsun demek -hani bizde Erbakancıyız-diyerek.Bak ben hiçbir şeyci değilim,kişilere değil fikir ve düşüncelere bakarım.Kişinin doğrusu da olur yanlışı da.Ama kişici olursan o ya hep doğrudur ya hep yanlıştır.İşte ben de bu anlayışa karşıyım.Birde partinin başında olmadan söylenen sözlerle partinin lideri iken siyasetin fiilen içinde iken söylenenler hep farklı olduğu gibi,muhalefette iken söylenenlerle,iktidarda iken söylenen ve yapılanlar da hep farklı olmuştur ülkemizde.(Kusuruma bakma bizde Ülkeciyiz hani ondan...)
Asilhan Gün
1.09.2010 / 17:39:49
HALUK bey ; Sitede düşüncelerine katılmasamda saygı duyduğum yazarlardan birisiniz.
Ancak bu yazınızın ///----- CHP,MHP,BDP gibi her biri ayrı bir görüşün ve hatta birbiri ile hiç yakınlığı olması mümkün olmayan partileri bir safta toplayan nedir ? ///---- Bölümü isteyerek yada istemeyerek yanlış ve yanıltıcı bilgi içeriyor. Şu anda BDP DENİLEN BÖLÜCÜ TERÖR OCAĞI BOYKOT , YANİ SANDIĞA GİTMEME kararı almış durumda. Hatta tabanının büyük bölümüde 12 Eylül demogojisi ve pkk lı Karayılan'ın son ateşkes açıklaması sonrası Evet demek ile Boykot arasında gidip geliyor. Bunu ancak seçimlerden sonra büyük şehirlerdeki Kürt mahallelerinden çıkan oyların ne olduğunu görünce anlayabileceksiniz. İnanın Evet yoğun olacak. BDP liler Taraklı da olmadıkları için bilmiyorsunuz sanırım.
A.Haluk Pektaş
2.09.2010 / 09:24:42
Sayın Asilhan,ben de (yazdığınız zamanlarda!)sizin düşüncelerinize katılmasam da sevdiğim saygı duyduğum birisiniz.Çünkü ideolojik görüşünüzün mecburu olarak hep bir taraftan da baksanız samimi ve ciddi tavrınız tasvip edemediğim bazı görüşlerinize rağmen sizi yanımda değerli kılmıştır ve öyle de kalacaktır.Lakin kendimi de en az sizin kadar milliyetçi,vatansever ve mukaddes değerlerine sahip kabul etmekteyim.Bir artısı hiçbir parti ve görüşün değil sadece"ülke menfaati görüşüne bağlı" olduğumdan hepisine eşit uzaklıktan ve yukarıdan bakmaya çalıştığım için daha tarafsız tespitler yapabileceğime inanıyorum.Bir noktada bana göre doğru olduğuna inandığım düşünceyi savunduğumda birileri beni o görüşe oturtabilir ama ben erbabıyla konuştuğumda oturtulan görüşü de en katı eleştirenlerden biri olmuşumdur.MHP yi bu birlikteliğe katmam duygusal bağınızı rencide edebilir benim böyle bir duygusallığım yok çünkü.SP yi de eski başkan başında olsa orada olurdu sözüm bir okuyucuyu rahatsız etti.>>>>
A.Haluk Pektaş
2.09.2010 / 09:40:54
>>>Geçmişte de örneği olduğu gibi bugün de varılmak istenen nokta bir sürü hataları olmasına rağmen birilerinin tekerine çomak sokmuş olan AKP yi yıkmak,siyaseten zayıflatmak ve bir başka oluşumla iktidar meydana getirmek anlayışı bir sürü teferruat olaylar arasına gizlenmiş! temel düşüncedir.Sen ideolojik düşüncenin penceresinden değil eşit uzaklıktan yaşının müsait olduğu kadar geriye doğru yaşanmış bütün olayları da objektif değerlendirdiğinde dış güç ve iç uzantılarının (yönetime etkin kurumlar da dahil) ülkem üzerindeki yaptırım etki ve senaryolarını bilebilecek birisin.Sansasyonal küçük küçük olaylar içine gizlenmiş ana tema ne yazık ki halkımızın çoğunluğunun hep son sahne seyretme alışkanlığından gözlerden uzak tutulabilmektedir.Dediğim gibi MHP ve BDP nin aynı safta olmasını kabul etmek görüşünüzün mümkün olmayan nüansı!ama ne yazık ki siyasi ihtiras bu tür olayları hep mümkün kılmıştır.Ortak düşmanı yıkalım gerisini sonra düşünürüz mantığı!İktidar ve güçlerin olduğu her>>>
A.Haluk Pektaş
2.09.2010 / 09:57:08
>>>yerde bu oluşum adeta basiretsiz ellerde işin doğası haline gelmiştir.En somut örneği dışarıda Ruslara karşı birleşmiş Afgan güçlerinde yaşanmıştır.Sözde rusa karşı zorunlu birleşme sonra koz paylaşma bu güne kadar durulmayan Afganistanı meydana getirdi.Hayır cephesinde birleşenlerin bugün AKP evet dediği için orada olduğuna inanıyorum.CHP,MHP çizgisinde olmasına rağmen evet diyeceğini açıklayan kişiler olduğu gibi BDP li olmasına rağmen sulh ve barışı isteyen Kürt vatandaşlarımız da var.BDP hayır kampanyasında çok başarılı olamayacağını hissettiğinde (çok prestij kaybıdır onun için)tabii boykotu cebren yaptırım olarak deneyecektir.Siz aklen BDP mantığı ve misyonunun evet diyebileceğine inanıyorsanız ben de "pes vallahi" derim ancak elebaşlarından evet diyeceğiz demesi bile AKP nin kendi taraftarının oy kaybına sebeptir aslında...Evet ateşkes ve boykot arasında gidip gelme hangi stratejinin kendilerini karlı çıkarabileceği, prestijini koruyabileceği oyalanmasıdır aslında...
A.Haluk Pektaş
2.09.2010 / 10:00:34
>>>Ben bir yıldır Taraklıda yaşamıyorum,ama Taraklıda yaşadığım zamanda Türkiyede ve Dünya denilen gezegende yaşıyorum sayın Asilhan!..Saygılarımla
Asil Doğru
2.09.2010 / 18:54:26
Evet bu gezegende yaşadığınıza şüphemiz yok lakin bilinen başka bir gezegende henüz insanların yaşamasına elverişli koşullar sağlanamadı. Ama bu gezegende yaşıyor olmanız Bdp nin boykot ile Evet arasında bir yerde olduğunu bilmenizi şart kılmaz. Taraklı da bir bdp şubesi yahut bir kürt varHa biliyorda bu yazınıza yalan karıştırıyosanız size yakıştıramadık vesselam.
kamil uzun
2.09.2010 / 19:00:28
Asilhan'a; "bdp liler taraklıda olmadığı için siz bilmiyorsunuz" demişsiniz. Tam tipik, Taraklıdan aşağılara büyük şehirlere gidip, herşeyi bilirim diyen bir profil örneği. Birde demezler mi. bizim ankara, bizim istanbul, bizim izmit. Merak etmeyin Taraklılı hemşehrilerimizde artık her şeyi biliyorlar. halk o kadar cahil. değil artık safı punduna getiremeyeceksiniz.
Sarsılmaz Doğru
2.09.2010 / 19:11:59
Yanlış bilgi sahibisiniz yada doğruları saptırıyorsunuz. bdp yani Pkk evet diyecekti ancak sözde kendi istedikleri maddeler referanduma konmadığı için boykot kararı aldı. Ayrıca güneydoğuda bunu sandıktan çıkan üçüncü ve ayrılıkçı bir tercih gibi uluslar arası kamuoyuna da sunmaya hazırlanıyor.
Keşke bu akşam atv yi seyretseydiniz. Evet çi (akp ci ) kanallardan atv haberlerde mehmetçiğin siperinden değil pkk nın yayın organı Fırat haber ajansının verdiği görüntülerden çatışma haberini veriyordu. Mehmetçik değil teröristler görülüyordu. Bunlar ancak dikkatli ve gören gözlerce farkedilir. Sizce atv kimden yana.
Sakın atv aslen uzaylı olabilir biz Taraklılı aynı zamanda Türkiyeliyiz demeyiniz.
Saygılar.
asil doğru
2.09.2010 / 22:39:02
Sayın Kamil Uzun ;
Asla Taraklı insanımızı bilgisizlik ile itham etmiyor aslında tam aksini düşünüyorum. Türkiye de çok az ilçenin internet sitesi bu kadar entellektüel tartışmalara sahne oluyor. Taraklı insanı siyasi konularda oldukça ilgili. Kimbilir belki de buna gereğinden fazla zamanı olduğu için olabilir. Dilerim gün gelirde Taraklımızda böylesi derinlemesine siyasi konuları değilde neler üretip ,nasıl insanların geçimini sağlayabileceğini , genç nüfusun Taraklı da nasıl tutulabileceğini yazıp konuşabiliriz.
Burada sn. Haluk Pektaş alenen yalan söyleyip insanları yanıltıyorsunuz gibi açık bir ithamda bulunmamak, saygıda kusur etmemek için "belki bilmiyor yada farkında değilsiniz" gibi nezaketen sözler yazdım. Alınganlık göstermeyiniz.
Saygı ve selamlar.
mehmet akyol
3.09.2010 / 00:19:03
Ben bu yorumlardan pek birşey anlamadım.yazar on şey söylüyor asil ve doğru olduğunu söyleyen takıntısını tekrarlıyor.zaten ne güzel bir kod adı bulmuş kendisine.yatsıda mum söndüren.kimlerin mumu yatsıya kadar yanar biliniyor.Bari hakikaten asil ve doğruysan gerçek adınla çıkda bulduğun isme layık ol sayın asil.neden asil ve doğruya takılıp kendine örümcek ağından kaftan biçiyorsun
kamil uzun
3.09.2010 / 03:43:09
Asil rumuzlu şahıs, bir başka yazarın yazısında aynı rumuzun Ali asilhan olduğu varsayımında bulunduğumda, "yemin edip IP den bakabilirsiniz ben o değilim" demiştiniz. Ama Ne varki sayın yazarımızın aynı rumuzlu sizin yorumlarınıza karşı cevap niteliğindeki yorumlarda sizin Ali asilhan olduğunuzu pek tabikide yazmasına karşı itirazda bulunmadınız. Bir de beni yalancılıkla suçlamıştınız. Yatsıya kadar demenizin alameti bu olsa gerek
Doğru sarsılmaz
3.09.2010 / 09:38:13
Mehmet Akyol sizi kale almıyorum. Biz yukarıdaki konuyu tartışıyoruz.
Bunun adı takıntı değil tartışma dır.
Konu hakkında söyleyecek bir şeyiniz varsa buyrun.
Söyleyecek sözünüz yoksa iki kişi konuşurken alaksız şekilde araya giren sayın cengaver sizde kenardan kenardan ilerleyin bakalım.
Asıl Siz kimsiniz? >>>"BDP li olmasına rağmen sulh ve barışı isteyen Kürt vatandaşlarıNıza"<<< saygıda kusur etmeyenlerdenmisiniz.
""Bu konuya bir daha yorum yazmayı düşünmüyorum. Sizi Sayın pektaşın aşağıdaki yorumunda bahsettiği BDP li kürt vatandaşlarınız""la başbaşa bırakıyorum.
Hoşçakalın sevgili tarafsız görünerek akp cilik yapan hemşerilerim.
Uyanmanız dileğiyle.
saime
3.09.2010 / 13:40:41
GÜNLÜK yaşamımızda en çok kullandığımız iki kelime evet ve hayır Bu anayasa herkesimin görüşü alınarak mı yapıldı? HAYIR.Bu anayasa seçim barajını düşürüyor mu? HAYIR.Bu anayasa m.v. dokunulmuzlıklarını kaldırıyor mu? HAYIR. Çalışana grev hakkı veriyor mu? HAYIR. Maaşlar adam gibi artıyor mu? HAYIR. Siz de görüyorsunuz; hep HAYIR çıkıyor.Hadi HAYIRlısı.Biliyoruz ki her gecenin sabahı var. Ve bu sabah yakın.
Nezih Karabıyık
4.09.2010 / 11:34:00
İşsizlere iş bulma olanağı yaratacak mı? HAYIR
Terörü bitirip anaların göz yaşını dindirecek mi? HAYIR
Emeklinin yüzünü güldürecek mi? HAYIR
Çiftçiyi icralık olmaktan, esnafı dükkan kapatmaktan kurtaracak mı? HAYIR
Memura grev hakkı verecek mi? HAYIR
Eğitim ve sağlığı parasız hale getirecek mi? HAYIR
İşçilerin emeğinin sömürülmesinin önüne geçip işsizlere iş ve istihdam yaratacak mı? HAYIR
İş dünyasına büyüme ve yatırım olanakları sağlayacak mı? HAYIR
Engellilerin engellerini kaldıracak mı? HAYIR
12 Eylül darbecilerinden hesap soracak mı? HAYIR
Seçim barajını düşürüp, siyasi partiler yasasını değiştirecek mi? HAYIR
Yolsuzluğu, yoksulluğu ve rüşveti bitirecek mi? HAYIR
YÖK'ü kaldırıp, özerk üniversiteler oluşturarak, bilim yuvası haline dönüştürecek mi? HAYIR
Yargıdaki siyasal kadrolaşmayı önleyip bağımsız yargıyı oluşturacak mı? HAYIR
Hukuka aykırı dinlemeleri, izlemeleri ve yıldırma çabalarını kaldırıp korku imparatorluğuna son verecek mi? HAYIR
Devam ediyor.
Nezih Karabıyık
4.09.2010 / 11:38:27
Milletvekili dokunulmazlığını, kürsü dokunulmazlığı ile sınırlandırıp meclisi yüz kızartıcı suç işleyenlerin sığınma evi olmaktan kurtaracak mı? HAYIR
Din ve etnik köken üzerinden siyaset yapılmasını yasaklayacak mı? HAYIR
Peki bu anayasa değişikliği; Siyasi iktidarın yargıyı ele geçirmesinden başka bir işe yarayacak mı? HAYIR
O zaman; 12 eYLÜL'DE hayır OYU KULLANACAĞIZ......
İyi günler dileğimle
Nezih Karabıyık
Ali Asilhan
14.09.2010 / 10:58:52
Sayın yorumcuların ve okuyucuların dikkatine! Taraklı ajans sitesine rumuzlu yorum yaptığımı iddia eden bazı kendini bilmezler şunu bilsinler ki eğer yorum atma ihtiyacı duyarsam kendi açık adresimi ve ismimi yazacak kadar medeni cesaretim vardır.isim benzerliğini bahane ederek hakkım da mesnetsiz iddia,isnat ve yorum yapan narkozlanmış,aklı tutulmuşlara önemle duyurulur.