OSMANLIDA FAİZ VE ENFLASYON ÜZERİNE TARTIŞMALAR
Osmanlı ekonomisi tarıma, gümrük gelirlerine ve gaza yani savaş ekonomisine dayanıyordu. Kuruluş ve yükseliş devirlerinde yapılan savaşlarda elde edilen ganimetler bir hayli fazlaydı. Ancak 1550'den sonra savaşlarda yeteri kadar ganimet alınmadığı gibi Hint seferide büyük külfetle sonuçlanmıştı. Devlet hazinesi ciddi sıkıntılara girdi.
İpek ve Baharat yolunun değişmesi, zaman zaman aksamalara uğraması ticari hayatı etkilemekle kalmamış, gümrük gelirlerinde azalmasına sebep olmuştu. 17. asırda İngilizlerin ipek yolunu Moskova üzerine kaydırması, Hindistan üzerinden deniz yoluyla gelen ürünlerin rota değiştirmesi, Süveyş kanalının açılması ciddi ekonomik kayıpları ortaya çıkarmıştı.
Köylerde yaşayan nüfus artınca tarım alanında sıkıntılar baş gösterdi. Bunun sonucunda köylü gençler şehirlere gelip ya medrese talebesi oldular yada askeri düzen içinde leventler haline geldiler. Öyle ki İstanbul, Edirne, Bursa medreseleri tıklım tıklım öğrenciyle doldu. Köylerinden kopup gelen diğer gençler levet oldular. Böyle olunca tarımsal üretimde sıkıntılar baş gösterdi.
II. Selim, III. Murat döneminde ganimetler ve tarımsal üretim düşünce ülkede altın ve gümüş miktarı azaldı. Verilen cülus bahşişleri devleti hayli zor durumlara soktu. Diğer taraftan ekonomik daralma köylülerin vergi yükünü artırdı. Durum böyle olunca reayanın vergileri ödeyememe problemi ortaya çıktı.
Hazine gelirlerinin azalması hükümeti yeni tedbirler almaya zorladı. Gelişen mali zorluklar karşısında akçeyi sık sık değiştirmek mecburiyetinde kalındı. Kalp ve kırık akçe piyasayı kaplayınca bozulmuş akçelerle gerçek altın akçeler, mübadele oyunları köylüleri zarara soktu. Altın tırtıklamalar gerçek altının gramajını düşürdü.
Köylü ve çiftçilerin para darlığına düşmesi Osmanlı İmparatorluğunun "ileri köy" projelerinin yara almasıyla sonuçlandı.
Üretici kesimin parasız hale gelmesi faizcileri harekete geçirdi. Muamele-i Şer'iye (faiz miktarı) % 10-15 olarak belirlenmişken faizciler bu oranı %30'lara çıkardılar. Hatta % 60 ile faiz verenler çoğaldı. Bu tarihlerde en iyi para kazanma faizcilik oldu. Rum, Ermeni, Yahudi zenginler bu işlerden büyük paralar kazandı.
1600'lere doğru Anadolu ve Rumeli'de büyük sermaye sahipleri faizci oldular. Köylüler ürünlerini tefecilere kaptırdılar. Reaya büyük bir borç altına girince tarlalarını bu tefecilere kaptırdılar. Kısa sürede tarlanın sahibi olan çiftçi faizcinin yanında maraba, hızmeker durumuna düştü. Bu aynı zamanda köylerden şehirlere kontrolsüz göçü tetikledi.
Hükümetler %15 üzerine faizle para verenlere cezalar uygulamak için fermanlar çıkarmasına karşılık Faizciler fermanları bile dinlemediler.
Para Vakıfları o yıllar önemli bir kurum durumundaydılar. Ebusuûd, İbn-i Kemal bu vakıflara izin verirken İmamı Birgivi Çivicizade gibiler şiddetli karşı çıktılar. Konuyla ilgili fetvalar verildi. Hatta bugünkü faizsiz bankacılık olaylarının alt yapısı bu Para Vakıflarına kadar götürüldü.
1774 Küçük Kaynarca anlaşmasından sonra bozulan ekonomik dengeler 1853 Kırım Harbinden sonra Osmanlının borçlanmasıyla sonuçlandı. Devlet Fransa ve İngiltere'den yüksek miktardaki faiz oranlarıyla borçlandı. Bu özellikle Müslüman ahaliyi, devlet memurlarını ve toprak sahibi Türk köylüsünü etkiledi. Sonuçta Tük köylüsü, memurları tefecilerden borçlanarak faizleri ödeyemez duruma düştü. Zengin Gayri Müslimler tefecilik yaparak Türk köylüsünün elinden toprakları alma yolunu seçtiler.
Mithat Paşa Niş valiliği sırasında köylülerin bu faizci zenginlerden kurtarmak için "Ziraat Sandığını" kurarak köylüleri ve maaşını alamayan memurları koruma yoluna gitti. İlerleyen yıllar Ziraat Sandıkları Ziraat Bankasına dönüştü.
Kaynakça:
- Prof. Dr. Mustafa Akdağ, Türk Halkının Dirlik Düzenlik Kavgası. Celali İsyanları. İstanbul 1975.
- Halil İnalcık,“Devlet-i Aliyye” Cilt.1-2, İstanbul 2017
- Prof. Şevket Pamuk Osmanlı Ekonomisi ve Kurumları, Türkiye İş Bankası Yayınları, Ankara 2008.
- Prof . Dr. Mustafa Akdağ’ın “Türkiye’nin İktisadi ve İçtimai Tarihi” Cilt.2.
- Ziya Uygur, Osmanlı Devletinde Enflasyon ve Toplumsal Düzene Etkileri 1998