Erol AFŞAR Erol Afşar

Onları Kimse Test Edemezmiş!

Bu güne kadar ordu üzerinde yapılanlar bir psikolojik operasyondur.
Bu operasyonun amacı; şanlı ordumuzu, planlı, sinsi ve sistemli bir şekilde yıpratmak, halka ‘bu ordu neler yapmış yahu, PKK haklıymış meğer' dedirtmek, Türk halkının TSK'ya olan güvenini sarsmaktır.

Çok iyi biliyorlar ki TSK aşılmadan Türkiye aşılamaz.

TSK aleyhine beşinci kol operasyonu yapan gazeteci, programcı ve televizyoncuların AB ve Soros fonlarınca beslediğini bildiğimiz için, neyi kusacaklarını tahmin etmemiz de zor değildi.

Sözde sivil toplum kuruluşlarının da nasıl fonlandığını bildiğimiz için Diyarbakır'da mukim malum STK'ların yaptıkları bize sürpriz gelmiyor.
Yalnız içlerinde bir tanesi var ki altını ve üstünü çizmeden geçemeyeceğiz.
Hayır hayır. Nasıl böyle düşünürsünüz babından değil eleştirimiz.
Düşünceye saygımız var, yeter ki içinde tevil barındırmasın, ikiyüzlülük yapılmasın, Diyarbakır'da ayrı, Edirne'de farklı konuşulmasın, yeter ki omurgalı olunsun.

Önce ayrıntının bir özetini verelim;

Diyarbakır İnsan Hakları Derneği ve bazı sivil toplum örgütleri, durumdan vazife çıkarıp -ki bunu hep yapıyorlar- 13 askerin şehit edildiği bölgeye gidip araştırma yapmış ve bir rapor hazırlamışlar.

Askerlerin ölümüyle ilgili TSK'nın suçlandığı, PKK'ın aklandığı bir rapor…

Her biri terör konusunda uzman(!) ve bilirkişi(!) olan STK'lar şunlar;
İHD Diyarbakır Şubesi,

Mazlumder Diyarbakır Şubesi,

Diyarbakır Tabipler Odası,

Diyarbakır Barosu,

Özgür-Der Diyarbakır Şubesi,

KESK Diyarbakır Şubeler Platformu,

Memur-Sen Diyarbakır Şubesi…

Diğerlerine lafım yok, yaptıkları da sürpriz değil.

Örneğin KESK, eskiden de böyleydi. İnandığını söyler, inandığını yaşar ve
inandıkları uğruna omurgalı bir duruş sergilerdi.

Diğerleri de öyle…

Ama Mazlumder AKP iktidarından önce bu değildi.

AKP iktidarıyla zuhur eden Memur-Sen de böyle olmamalıydı diye düşünüyorum.

Öyleyse bile, öyle olduğunu açıkça deklare etmesi ve ikiyüzlü davranmaması
gerektiğine inanıyorum.

Mensubu olduğum için değil doğru bulduğum için Türk Eğitim-Sen'in konuyla
ilgili değerlendirmesinin özetini sunuyorum;

"Türk Silahlı Kuvvetlerini her vesile ile yıpratmayı adet haline getirmiş
olan bu çevreler, planlı bir şekilde, uydurma senaryolar üreterek Türk
Silahlı Kuvvetlerini açıkça suçlayarak neredeyse PKK'yı masum bir örgüt
olarak ilan edecekler.

Yaralı Mehmetçiklerin ifadelerinden de açıkça görüldüğü üzere, 13 evladımız
PKK pususu ile katledilmişlerdir, PKK teröristlerinin telsiz konuşmaları da,
kurulan pusuyla daha çok Mehmetçiğin şehit edilmesi ve büyük bir sansasyon
yaratılması amaçlandığı yönündedir. Yaşanan olaylar, Genel Seçimlerin
yapılmasından bu güne kadar verilen toplam 24 şehit, bebek katili Apo'nun "15
Haziran'dan sonra ya Cennet ya Cehennem" tehdidi ile de örtüşmektedir.

Hal böyle iken, PKK'nın sözcülüğüne soyunmuş, işleri PKK'yı aklamak olan bazı
sözde sivil toplum örgütleri Diyarbakır'da aşağıdaki açıklamayı yayınlayarak
olayın sorumlusu olarak Türk Silahlı Kuvvetlerini göstermek istemişlerdir.

Bu haber sonrasında Memur Sen Genel Merkezi, Türk Silahlı Kuvvetlerine
yönelik bu planlı karalama kampanyasının neresinde olduğunu, PKK'yı aklama
amaçlı bu gayretin doğru olup olmadığını açıklamalıdır. Memur Sen'e bağlı, Eğitim Bir Sen gibi bazı sendikaların daha önce de Andımız kaldırılsın, törenler çocuklarımıza sıkıntı yaşatıyor gibi PKK benzeri açıklamalara da imza attıklarını düşündüğümüzde, bu yeni durum Memur Sen'in pek de yabancı olduğu bir tablo değildir. O tarihlerde de Memur Sen ve Eğitim Bir Sen bu açıklamalara imza atan sendika başkanlarına bir yaptırım uygulamamış, olayı çarptırmaya çalışmıştı. Bu yaşanan olaydan sonra Memur Sen Genel Merkezi, Memur Sen Diyarbakır Teşkilat Yöneticileri için hangi yaptırımı uygulayacak, olayı inkar mı, kabul mü edecek, yoksa bu açıklamaya imza atan tüm Diyarbakır Teşkilat yöneticilerini görevden alarak, açıklamayı kınayacak mı?

Hep birlikte göreceğiz."

* * * * * *

Onları Kimse Test Edemezmiş!

Böyle bir yasal zorunluluğumuz yok ama sorumlu gazetecilik anlayışımız, dünkü
yazımıza ve haklarındaki iddialara karşılık Memur-Sen'in açıklamasını bu sütundan paylaşmamızı gerektiriyor;

"Kamu-Sen Konfederasyonu, "Silvan İnceleme Heyeti Raporu" başlıklı sözde
raporu kullanarak mesnetsiz ve gerçek dışı iddialarla Konfederasyonumuzu
karalamaya yeltenmiştir.

Bu karalama acziyetine düşenler, basın açıklamalarına dayanak aldıkları sözde
raporda Konfederasyonumuz Memur-Sen'in herhangi bir temsilcisinin imzası
olmadığını bilmelerine rağmen kamuoyuna yalan ve yanıltıcı bilgi vermekten
kaçınmamışlardır.

Raporda Konfederasyonumuz temsilcilerinin imzası da bulunmamaktadır.

Kamu-Sen Konfederasyonu'nun, akl-ı selim ve izan sahibi kamuoyunun yakından
takip ettiği gibi Konfederasyonumuzun terör faaliyetleri ve terör örgütüyle
ilgili görüş ve değerlendirmelerinin yer aldığı basın açıklamalarını takip
etmediği anlaşılıyor.

Eğer takip etselerdi; her paragrafında ayrı bir yalana, bütününde
ise "insanilik" kavramıyla bağdaşmayacak karalama anlayışına yer vererek
kaleme aldıkları basın açıklamasını, ne yazar ne de yayımlarlardı.

Kendilerini akl-ı selime ve izana davet etmenin anlamsız olduğu konusundaki
görüşümüzü bir kez daha haklı çıkaran Kamu-Sen'in basın açıklamasına kapsamlı
bir cevap, yalancıyı "doğrulukla onurlandırmak" olur. Kısa ve özlü bir
açıklamayı yeterli görüyoruz.

"Uydurma yetenekleri anlama yeteneklerinden daha yüksek" olanlar, 13
askerimizin hunharca şehit edildiği gün yayımladığımız ve eli kanlı terör
örgütünü kınadığımız "Barış ve Huzurumuza Kastedenleri Lanetliyoruz" başlıklı
basın açıklamamız ile "Çözüm… Kardeşlikte Israrlı Demokratikleşmede Kararlı
Türkiye" başlıklı basın açıklamamızla "sözde demokratik özerklik" ilan
edenlere yönelik sert cevaplarımızı ya anlamadılar ya da görmediler.

Yazımında ve yayımında teşkilatımızın hiçbir mensubunun yer almadığı sözde
bir rapora dayanarak Konfederasyonumuzu karalama gayretini gösteren bu zevat,
Memur-Sen'e karşı gayri ahlaki saldırılarına bir yenisini eklemiştir.

Mesnetsiz ve gerçek dışı iddialara yer verdikleri basın açıklamasıyla terör
örgütünün ekmeğine yağ sürdüklerinin farkına varamayacak kadar gözü dönmüş bu
zevatın, terörle mücadele konusunda ne kadar (b)ilgisiz olduğu ve amaçlarının
üzüm yemek değil bağcıyı dövmek olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır.

Bugüne kadar sendikacılık adına hiçbir şey ortaya koymayanların, vesayet
rejimini savunanların; İl ve İlçe temsilcileri ağır saldırılara maruz kalan,
kaçırılan araçları ve evleri kundaklanan, hepsinden önemlisi il, ilçe
temsilcileri ile üyeleri terör örgütü tarafından şehit edilen ve bu surette
terörün faturasını en ağır şekilde ödeyen Konfederasyonumuza ve cefakâr
teşkilatımıza yönelik karalama çabaları, en hafif tabiriyle basiretsizliktir.

Terörle mücadele konusunda duruşu güneş gibi olan Konfederasyonumuzu yanlış
bilgilerin üstüne giydirdikleri yalanlarla karalamaya çalışanları kamuoyu
vicdanına, bütün ülkeyi yasa boğan 13 gencimizin şahadetiyle sonuçlanan terör
eyleminden yeni üyeler çıkarmaya çalışanların sendikacılık anlayışını da kamu
görevlilerinin takdirine havale ediyoruz.

Memur-Sen; hiçbir tahrike kapılmadan, akıl tutulmasıyla yapılan karalamalara
aldırış etmeden teşkilatının yaşadığı acıları ve sıkıntıları unutmadan;
terörle, saldırılarla, pusularla, kurşunla bir yere varılamayacağını dile
getirmekten asla çekinmemiştir, çekinmeyecektir. Bu vesileyle, başta hain
saldırıda şehit düşen 13 askerimiz olmak üzere tüm şehitlerimizi tekrar
rahmetle anıyor, Türkiye'nin en büyük sivil toplum kuruluşu olarak
kararlılıkla sürdürdüğümüz kardeşlik ve demokrasi mücadelemizi kimsenin test
edemeyeceğini bir kez daha yineliyoruz.

Memur-Sen'in açıklaması böyle…

Tamam, sizin kardeşlik ve demokrasi mücadelenizi kimse test edemez de
anlayamadığım bir şey var;

Türk Eğitim-Sen bu ve benzeri konularda haber sitelerinin linklerini verip
yorup yapıyor.

Sizin benzeri haberleriniz Türk Eğitim-Sen sitesine düşene kadar haber değeri
taşımıyor mu, bu bir…

Bu haberleri veren internet sitelerine, haberin yalan olduğuna dair herhangi bir tekzip gönderme gereği duymadan, sadece Türk Eğitim-Sen'e cevap
yetiştirmeye kalkmanız ne anlama geliyor, bu iki…

Bizi ve kamuoyunu bu konularda da bir aydınlatsanız…