Mustafa Özbilge Mustafa Özbilge Dıngılım

Sıkışma

Mustafa Özbilge'nin yeni yazısı.
Yayın: Güncelleme:

​-Her şey bize yakın olsaydı ne olurdu babam?

-Bilmem, ne olurdu?

-Sıkışırdık!

-…

 

Çocuklar, tümdengelişli ya da tümevarışlı yoldan yürümeyip sezgilerinin canlılığıyla bir çırpıda çarpıcı yargılara varabiliyorlar. Bu durum biz büyükler için çoğunlukla saçmalık olarak görüldüğünden soruya da cevaba da kayıtsız kalıyoruz.

Çocukların sorularını, filozofların sorularına benzetmek gayet tabiidir. Çünkü her ikisi de bilmek ister. Çevre ve yeni bilgiler karşısında her ikisi de hayret içindedir. Bizim umursamazlığımız sadece çocuklara değil, filozoflara (felsefeye) da.

Çocuk henüz sistemli bir düşünceye ulaşma kabiliyetinde olmasa da yaratılışa (hilkat) yakın tepkiler göstermesi açısından doğaldır. Filozofta da yaratılış (varlık) üzerine devamlı bir sorgulama çabası görürüz.

O zaman çocuğun yukarıdaki soru ve cevabından ilham alıp filozofa da özenerek bu yazıda, hâli yorumlamaya çalışalım.

 

-Her şey bize yakın olsaydı ne olurdu babam?

-Bilmem, ne olurdu?

-Sıkışırdık!

-…

Evet, sıkışırdık ve belki de sıkışık bir haldeyiz. Kimileri fiziki açısından zaten sıkışık bir ortamdayız, boşluk yok, bizim boş olarak gördüğümüz her alan atomlarla dolu; fakat bunda bizi rahatsız eden bir şey de yok gibi duruyor diyebilir.

Şehri terk etmek kendi elimizdeyken her yerde şehrin sıkışmışlığından şikâyet etmeye hakkımız var mı bilmiyorum.

Tabii bir de zihnin sıkışmışlığı var. Bilmek insanı bildikleriyle mesul kılar. Trafiğin A Caddesi’nde yoğunluk olduğunu bilirsek, gideceğimiz yere akışı olan B Caddesi’nden gidebiliriz. Fakat üçüncü bir caddesi olmayıp da hem A, hem de B Caddesi’nde yoğunluk varsa zihnimiz bir sıkışmışlık yaşayabilir.

Hitler’in Edirne’yi işgal edeceğini bir radyo frekansından dinlerken başka bir frekanstan Stalin’in Kars’ı işgaline az kaldığı haberini alan kişinin enformasyonun sıkışmışlığı altında ezildiğini tahmin edebiliriz. Zihnimiz her ikisinde de bir sıkışmışlık içerisinde fakat sonuncusu, şu ya da bu caddeyi tercih etmek gibi zamanımızı öldürecek bir bekleyişi getirmeyecek. İşgal ve ölümü getirecek.

Bugün internetin uzamı, radyo gibi de değil. O, kişinin aynı anda iki tehditle değil; susuzluk, kıtlık, salgın hastalık, deprem, yedi cephede savaş ve nihayet kıyamet kehanetleriyle burun buruna geldiğinin sirenlerini çalarak zihnimizi kötürüm hale getirecek bir bombardımana tabi tutar. Sıkışmışlık tam buradadır.

Hangisinin gerçek, hangisinin yalan olduğuna dair bir yetiye sahip miyiz? Ya da meslekten yalancı olan profesyonellere karşı peygamberi sezginin dışında herhangi bir yeti var mıdır? Korku ihtimallerinin hepsinin doğru olduğunu kabul etmek oracıkta bayılıp düşmemize sebep olabilir. Hiçbiri doğru değil demek bir tane gerçek tehlikenin gafili olmanın acı sonuçlarıyla bizi yüzleştirebilir.

Korku ihtimallerinin hepsinin doğru olabileceğine inanıp yani bunlar arasında sıkışıp neticesinde felç olarak mukavemet gücünü yitirmektense felsefe ve tarih okuyarak genel ilkeler edinip gelen enformasyonu ilkeler düzeyinde değerlendirmek bizi tehlikelerden salim kılmasa da en azından felç olma ihtimalinden kesin kez koruyabilir.

Tarih bize neyin olup olamayacağını, olduğunda kendimizi nerede konumlandırmamız gerektiğinin teyakkuzunu verirken felsefe insan olmanın ahlaki zeminini devam ettirebilmenin yollarını hep canlı tutar. Bizi yürümekten alıkoyacak, zihni sıkışmışlağa düşürecek her zehre karşı panzehir olurlar.

Amerikan Fox News kanalının muhabiri, 7 Ekim’deki Hamas Operasyonu’nda kırk bebeğin başının kesildiği haberini kastederek, eylemdeki yaşlı bir Amerikalıya mikrofon uzatmasındaki amaç, eylemciyi eyleminden uzak tutmaktır. Bunu da bir zihin sıkışıklığı halini karşısındakine yaşatarak onu yaptığı eylemden şüpheye düşürerek gerçekleştirecektir.

Eylemci ya bu bilgiye inanır ve eylemini sonlandırır ya da zihnini tuzağa düşürecek çöplerden arındırıp muhabire yalancı olduğunu söyler.

Amerika’nın 19 bin kilometre uzaklıktaki Vietnam’da yaşattıklarını TV’den seyrettiği için mi Muhammed Ali Clay savaşa gitmeyi reddetti? Yoksa kendisi için milyonlarca dolara mal olan “benim halkımın düşmanı olanlar burada” sözlerinin kendisinde oluşturduğu ilkesel bir geçmiş mi var? Hiç şüphe yok ki tarihi bir gerçeğin/şuurun ilkesel bir duruşu var.

Oysa 1991’de ve 2003’teki Amerika’nın Irak işgallerini Anadolu köylüsü de TV’den canlı olarak görebilmişti. Fakat bir köylünün ilkesel duruşunu gösteremeyen nice aydın ve bürokratla Türk milleti sınanmıştı.

Sıkışmışlık, hareket kabiliyetini durdurur. Trafiğin sıkışması arabayı durdurur. Zihnin hariçten politikalarla sıkıştırılması da onu doğru yönde hareket etmekten men eder.

Söz söyleyecek kişiyi, söyleyemez duruma, eylemciyi eyleminden vazgeçirecek hale getirmenin tek çaresi, zihni sıkıştırmaktır. Gerek dünya, gerek Türk milleti, Kudüs meselesinde ilk defa bu raddede zihni sıkışmışlık içerisinde olduğuna dair göstergeler ortaya koymaktadır.

BBC NEWS muhabiri, Filistin Büyükelçisine soru soracağı vakit, önce Filistinlileri, direnişçileri kınamasını ister ondan. Böylece yavuz hırsız ev sahibini bastıracaktır. Kınanmaya değer görülen şey sanki sadece 48 saat önce yaşanandır da yılların işgal ve tecrit politikası ona nispetle yok mesabesindedir. Büyükelçi kınamayı reddeder çünkü 1948'den beri kimin kınanması gerektiğinin bilincindedir. Ajanslarsa tersine çalışır, fonlandıkları yere... Hiçbir zaman bir İsrailli büyükelçiye devletin katliamları sorulamaz. Enformasyon, paradan devşirilip arza sokulan hançerdir. O hançerin ete kemiğe büründürdüğü şımarık iktidarı da İsrail'dir. 

Zihnimizi sıkıştırmak isteyenlerle aramıza ilkesel mesafe açmadan genişliğe erişemeyiz. Zihni genişlik (vüs’at), zihni kudretin, hürlüğün göstergesidir. “İlmi, ihsan ve ikramı sonsuz olan” Allah Vâsi’dir.

#tarih #felsefe #amerikan #edirne #kars

Yorumunuzu Ekleyin

Adı-Soyad
E-Posta
Yorum
İşlemin Sonucu
  • Yorumlar T.C. Yasalarına aykırı olamaz.
  • Hakaret içeren yorumlar, yayınlanmasa bile yasal mercilere iletilebilir
  • KVKK Kapsamında, bilgileriniz, yasal merciler hariç kimseyle paylaşılmaz.
  • Formda doldurduğunuz bilgiler ve IP adresiniz sisteme kaydedilir.
  • Yorumunuz onaylanıp yayınlandığında, sadece yorum, isim ve yorum tarih saati gösterilir.

YAZARIN SON YAZILARI

Üçyüzaltmış Derece Halk

Üçyüzaltmış Derece Halk

Mustafa Özbilge'nin yeni şiiri yayında...
Meymenetsiz Ticaret, Maymunlaşan Siyaset (52)

Meymenetsiz Ticaret, Maymunlaşan Siyaset (52)

Mustafa Özbilge'nin yeni yazısı yayında...
Yok!

Yok!

Mustafa Özbilge'nin yeni şiiri yayında...
Ya Dış Mihrak Dedikleri İçleriyse (51)

Ya Dış Mihrak Dedikleri İçleriyse (51)

Mustafa Özbilge'nin yeni yazısı yayında...
Acılarımız Hafifledi

Acılarımız Hafifledi

Mustafa Özbilge'nin yeni şiiri yayında...
Dünya Bir Oda

Dünya Bir Oda

Mustafa Özbilge'nin yeni şiiri yayında...

GENEL BİLGİLER

Taraklı

Taraklı

Taraklı Nerede, Taraklı'nın tarihi ve coğrafi özellikleri
Taraklı Otobüs Saatleri

Taraklı Otobüs Saatleri

Ağustos 2023 Güncel Taraklı - Sakarya Otobüs Kalkış Saatleri, Taraklı Otobüs Saatler 2021, Taraklı Otobüs Tarifesi, Taraklı Sakarya ilk otobüs ne zaman? Taraklı - Sakarya Son Otobüs Ne zaman? Sakarya Taraklı İlk Otobüs Ne Zaman, Sakarya Taraklı Otobüs Saatleri, Taraklı Koop Otobüs Saatleri
Taraklı'da Gezilecek Yerler

Taraklı'da Gezilecek Yerler

Taraklı'ya geldiğinizde gezilecek yerler neresidir? Taraklı'nın en popüler gezilecek yerleri yazımızda.
Taraklı Termal Turizmi

Taraklı Termal Turizmi

Taraklı'da termal turizmi, Türkiye'deki belli başlı noktalardan biri haline gelmiştir.