Taraklı mimarisinin en güzide eserlerinden biri olan Hacı Atıf Hanı restore ediliyor. U şeklinde inşa edilmiş kemerli, revaklı, bol pencereli bu hanın tamamlanması, XIX. yy. Osmanlı ticari hayatının önemli bir parçasının ve bölgedeki günümüze ulaşabilen tek hanının hayat bulmasına vesile olacak. Bizi de bu durum bir parça mutlu edecek. Bir parça diyoruz; çünkü hanın eksik kalan en mühim yanı tamamlanmadan, sorumluluğumuzun hakkını îfâ etmiş olamayız.
Hanı bütünleyecek, tekmil edecek, tamamlayacak şey nedir? Tabiî ki hana ismi verilmiş zâtı, yani merhum Hacı Atıf Efendi’yi tanımaktır. Han, onun ismiyle anılır olmuş. Fakat hakkında bildiklerimiz pek az.
Bir yazı dizisi olarak ele almayı düşündüğümüz Hacı Atıf meselesine, Taraklılı’ların bildikleri hususlarda katkı sağlamalarını bekliyoruz. Böylece Osmanlı’nın son deminde, Taraklı’nın çıkarmış olduğu en önemli şahsiyetlerden birisi addettiğimiz Hacı Atıf Efendi’nin hayatındaki sis perdesini de biraz olsun aralamış olacağız.
Yazılarımızdaki hataların, ehil kimseler tarafından düzeltilmesini temenni edip, uyarıları dikkate alacağımızı da şimdiden söylemiş olalım.
Biz yaştakilerin ancak hayra bir vesile olma niyetiyle bu çetrefilli meseleye giriştiğini baştan söyleyelim.
Bilen, bildiğini gizlemesin lütfen!
Mustafa Atıf (Karacaoğlu) 01.07.1878 Hacımurat Mahallesi kayıtlı. Baba adı Süleyman. Ana adı Havva’ (Hanife)dır. Bu aileden dört çocuk dünyaya gelmiştir. Muhtar Hafız, Cevat Hafız, Sıtkı Hafız, Atıf Hafız. Kafkaslardan Taraklı’ya 93 Harbi’nde hicret etmiş bir ailenin hafız olarak yetiştirilmiş çocukları. Anneleri, çocuklar henüz küçükken vefat etmiştir…
Bu -hayırlı ve kadirşinas- araştırmanızda, Taraklı'da size yardımcı olabilecek Sayın İsmail Hakkı Akay'la Emekli Müezzin Hafız Adil Efendi ve Göynük'te meskun Hacı Atıf Torunu "Atıf Bey" gösterilebilir. Hacı Atıf hakkında Taraklı'da anlatılanlar "menkıbeleşmek" üzere iken, meseleye eğilmenizdeki isabet, gecikmiş bir kültür hizmetidir. Tarihin "Osmanlı Çökümü'nde kullandığı lehçeden, algılanan sonuçların tadâdı için, vakit henüz erkendir kanısındayım. Ahi Naci.
Ahi Naci
3.01.2011 / 18:00:35
Yukarı Mahalle'den Arif Ustalardan da daha sıcak ayrıntılar edinilebilinir. Sözkonusu kızkardeşler de (Adil Hafız'ın Ablaları da) Hacı Atıf'ın torunudurlar.Dış görünüşleriyle de Kafkas kökenli olduklarını hissettirirler. A.Naci.
Nezih Karabıyık
4.01.2011 / 09:53:04
Araştırmanız için teşekkür ederim. Hacı Atıf'ın torununun oğlu olarak yazınızı dikkatlice takip edeceğiz. Size bilgi verebileceklerden biriside teyze oğlu Ankara'da bulunan Nuri Şahin'dir.
Çalışmalarınızda başarılar dilerim.
Nezih Karabıyık
Ahi Naci İşsever
4.01.2011 / 15:28:59
Hafsalam beni yanıltmıyorsa!...Geçen yıl Sayın Hafız Adil Efendi ile yaptığımız bir sohbette, merhum Hacı Atıf Efendi'nin kabrinin, İstanbul'da Eyüp Mezarlığı'nda -medfun- olduğu teyid edilmişti. Ahi Naci.
Cemalettin Çınar
4.01.2011 / 16:00:11
Hacı Atıf Efendi, Dedemin çok iyi tanıdığı bir zattır. Menemen hadisesi nedeniyle, haksız yere hapis yatmış olduğunu Dedem'den duymuştum. Bilindiği üzre birçok âlim bu nedenle îdam edilmişlerdir. Hacı Atıf Efendiye ve dava arkadaşlarına Allah (cc) dan rahmet dileriz. Bu vesileyle, bu araştırmanızda Menemen Hadisesi ile ilgili gerçeklere de yer vermenizi temenni eder, başarılarınızın devamını dilerim.
Faruk Serkan
6.01.2011 / 16:47:16
"Bu hayırlı ve kadirşinas araştırma"ların çilesini geçmişte çok çeken Ahi Amca, hemen adres göstermiş, ne güzel etmiş. Meseleye gösterilen alâka umut verici. Umarım umurumuza vurulan neşter sağlıklı veriler kazanmana vesile olur. Evet, "Hâfız" bugün yaşamıyor. Ve "hâfızamız" can çakişiyor. Canı can çeken ve hârabeye dönen "hâfızamız"a yeniden hayat verilebilir. Cisminin harıl harıl restore edildiği bir dönemde, "han"a ruhu sen üfle. "Hâfız" ve hâfızamız haşrolunsun ki yüzlemelim geçmişle.
Nezih Karabıyık
7.01.2011 / 00:00:44
Menemen'de kalleşce şehit edilen iki bekçi ve bir yedeksubayın katillerine alim demek pek doğru bir ifade değildir. Hacı Atıf dedeminde onları destekleyen biri olduğunuda düşünmüyorum. Eğer öyle olsaydı o katiller gibi o da asılırdı. Tutukluluk döneminde yapılan araştırmalar sonucu o katillerle aynı düşüncede olmadığı için daha sona serbest bırakılmıştır.
Mehmet Arıkan
6.02.2019 / 10:47:24
Eee peki Sonuç ?
Konu hakkında bir başlık açmışsınız fakat sonuca bağlamamışsınız ?